Paramparça kitaplarını, Paramparça sözleri ve alıntılarını, Paramparça yazarlarını, Paramparça yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Okuduğunuzda paramparça olacağınızı söyleyebileceğim eşcinsel türü edebiyat, kitabın son sayfaları size bırakılmış nasıl bitirmek isterseniz öyle bitirin (yazın)
ParamparçaDuygu Asena · Doğan Kitap · 2012435 okunma
kirabın konusu ya da eşcinsellik hakkında hiçbir şey söylemeyeceğim tek söylemek istediğim
KİTABIN KARAKTERİ BENİ ÇILDIRTTI YA
EN SEVMEDİĞİM İNSAN TİPİ
---- KORKAK ----
aşırı korkak
o kadar korkak ki ne hayatını yaşayabilmiş ne de etrafındakilerin yaşamasına izin vermiş
her şeyi mahvetmiş
çok sinir etti beni
of.
ParamparçaDuygu Asena · Doğan Kitap · 2012435 okunma
İsterdim ki insanların sadece kendilerini ilgilendirecek olan cinsel yaşam tarzına bakmadan, onları beyin, kültür, üretim, topluma yararı ve insanlığıyla değerlendirebilecek kişilerle dolu bir ülkede yaşayabileyim.
Beden ve yürek midir doğru seçimleri yapan, yoksa mantık mı?
Beden ve yürek zevki, duygusallığı, aşkı, heyecanı, tutkuyu temsil ediyor; mantık ise size dayatılanları, olması gerekenleri, tehlikesiz ve huzurlu bir yaşamı.
İnsan henüz sıradan bir yaratık olma konumunda. Evrim tamamlanmamış. Bunca kötülük, bunca iğrençlik olur muydu eğer insan evrimin tepesinde yüce bir yaratık olsaydı?
İnternet insanları birbirine yakınlaştırıyor ve aradaki mesafe hiç önemli değil bizim camiada. Yazışırken birbirimizden etkilenmişsek, nerede olursak olalım, buluşuyoruz bir gün. Bulunduğun yer küçük bir yerse, kendine uygun, düzeyli bir partner bulmak o kadar zor ki, mesafe sorun olmuyor bu yüzden bizlere.
Çoğu kişinin hayatında olmuştur aşk gibi beraberlikler. Çok hoşlanıyorsunuz, birlikte olmaktan büyük bir haz duyuyorsunuz, m sık sık onu düşünüyorsunuz ve “İşte aşkı buldum sonunda” diye seviniyorsunuz. Nedense hep aşk peşinde olduğumuzdan, aşkı hiç bitmeyecek sürekli mutluluk sandığımızdan hep bir aşk ihtiyacı içindeyiz.Aslında aşk değildir yaşadıklarınız ama, o güne dek gerçeğini tatmadığınız için, o anki duyguları gerçek aşk sanırız. Aşk gibi, yani aşka benzeyen bir duygu.
Gidemiyoruz... Sevdiklerimize derinden bağlıyız. Sevdiklerimize kötülük edecek kadar kötü değiliz. Kötülüğü belki de kendimize yapmayı yeğliyoruz... Belki de bu yüzden aslında çok iyiyiz...
Sorgulamamak boyun eğmeyi getiriyor ve karşınızda boyun eğen insana saygınızı yitirmemek için çok uğraşıyorsunuz. Boyun eğiyor ve mutluymuş gibi yaşıyor, belki de mutlu olup olmadığından haberi bile yok.Çoğu kişinin yaşam özeti de bu değil mi? Ya sınırsız boyun eğiyorlar, ya da benim gibi arzularına göre yaşamayı seçip, boyun eğmediğini sanırken, toplumda iki büklüm suçluluk içinde yaşıyorlar.
Aşk için intihar edilmez de ne için edilir. Aptallık bu evet, ama aşk değil midir bir insanı aptal kılan? Ben de sanırdım ki, böyle şeyler hep gençken olur. Sadece olgunlaşmamış bir insan bu kadar yoğun duygular yaşar, hayatından birisi çıkınca öleceğim duygusuna kapılır. Sanıyordum ki insan çok gençken, mutluluktan ölmek duygusuyla birlikte, “O gidince, ölmeliyim, onsuz yaşayamam” diye düşünebilir. Böyle değilmiş. Olgunlaşmış, kocaman, aklı başında bir insanken bile, o gidince ölmeyi isteyebilirmişsin. Hatta ölebilirmişsin de.