-Bana da kuş vurur musun?
-Vururum. Ne vercen?
-Bir geceliğine kırmızı kamyonumu veririm, oynarsın.
-Tommiks ciltlerini, Red Kitleri?
-Onları da veririm.
-Tamam sana kuş getircem, hem de Guruşbakkal... Nah bu kadar.
Kendimle geçinemiyor, kimselere açılıp konuşamıyor ve günden güne çekilmez bir insan oluyorum.
İçedönük yapım yalnızca durgunlaşmış bir görüntüyü yansıtırken, içimde fırtınalar kopuyor. Yaşamın ayrıntıları içinde yitip gidiyorum.