Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alevi- Bektaşi ozanlar dizisi 1

Pir Sultan Abdal Üçüncü Ölmem Bu Hain

Esat Korkmaz

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Derdim Çoktur
"Derdim çoktur hangisine yanayım Yine tazelendi yürek yarası Bin derdime derman kimden bulayım Meğer dosttandır derdimin çaresi Türlü donlar geymiş gülden naziktir Cefa etme bülbül güle yazıktır Çok cefalar çektim bağrım eziktir Güle güle gel hep canlar paresi Didar yanan muhabbete doyulmaz Muhabbetten kaçan mümin sayılmaz Yezid üfürüğle çıramız sönmez Tutuşunca muhabbetin çırası Hani benim selvi boylu çınarım Pervane olup ateşin yanarım Kıblem sensin yönüm sana dönerim Mihrabımdır kaşlarının arası Pir Sultan Abdal'ım yüksek uçarsın Selamsız sabahsız neye geçersin Muhabbeti koyup neden kaçarsın? Böyle midir elimizin töresi?"
Sayfa 73 - Alev YayınlarıKitabı okudu
"Kul olayım kalem tutan ellere Kâtip ahvalimi Şah'a böyle yaz Şekerler ezeyim şirin dillere Kâtip ahvalimi Şah'a böyle yaz (...) Sivas ellerinde sazım çalınır Çamlıbeller bölük bölük bölünür Dosttan ayrılmışım bağrım delinir Kâtip ahvalimi Şah'a böyle yaz (...) Pir Sultan Abdal'ım hey Hızır Paşa Gör ki neler gelir sağ olan başa Hasret koydun bizi kavim kardaşa Kâtip ahvalimi Şah'a böyle yaz."
Sayfa 61 - Alev YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hızır Paşa'nın tepesi atar; öfke dolu bir sesle bağırır: "Günah benden gitti, atın şunu içeriye! Yarın sabah da asın!", buyruğunu verir. Öfkesini yenemez ve bir buyruk daha verir Hızır Paşa: Halkın Pir Sultan'ı "taşlamasını" ister; taşlamayanların öldürüleceğini bildirir. Herkes bir "taş" alıp atar; ancak; bu taşlardan hiçbiri Pir Sultan'a "dokunmaz". Halkın arasında bulunan ve Pir Sultan'ın "musahibi" olan Ali Baba, ne yapacağını bilemez. Ama sonunda "korkudan" buyruğa uymak zorunda kalır. Ne var ki pirine "taş" atmaya eli varmaz; gizlice bir "gül" atar. Pir Sultan kendisine "gül" atan "musahibini" görür; çok üzülür ve acısını şöyle dile getirir: "Pir Sultan Abdal'ım göğe ağmaz Hakk'tan emrolmazsa irahmet yağmaz Şu ellerin taşı hiç bana değmez İlle dostun gülü yaralar beni."
Sayfa 29 - Alev YayınlarıKitabı okudu
"Susturulan ya da sesi kısılan halk, kendi toplu bilincini Pir Sultan'ın kişiliğinde giydirip kuşattı; onun diliyle kendini anlattı; bir bakıma onun ağzından kendi söyledi, kendi eyledi."
Sayfa 8 - Alev YayınlarıKitabı okudu
"Şu karşı yaylada göç katar katar Bir güzel sevdası serimde tüter Bu ayrılık bana ölümden beter Geçti dost kervanı eyleme beni (...) Ben gidersem sunam bana ağlama Ciğerimi aşk oduyla dağlama Benden başkasına meyil bağlama Geçti dost kervanı eyleme beni."
Sayfa 61 - Alev YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hayyam:
"Ben olmayınca bu güller, bu serviler yok, Kızıl dudaklar, mis kokulu şaraplar yok, Sabahlar, akşamlar, sevinçler, tasalar yok, Ben düşündükçe var dünya, ben yok o da yok."
Sayfa 46 - Alev YayınlarıKitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.