"Eğer insan bir canavar değil de insan olmak istiyorsa, bir Samuray gibi cesur, cömert, dürüst, sadık ve mert olmalıdır. Kendi benliğine saygı duymalı, kendine güvenmeli ve aynı zamanda da fedakarlık ruhuna sahip olmalıdır."
Tutkular genellikle haindir ve bizi hayal kırıklığına uğratabilir. Kendimizi onlara karşı korumamız gerekir. Onlar ancak basit arzularla; görme, işitme, koklama, tat alma ve dokunma duyularının tatmin edilmesini gerektiren arzularla doyurulabilirler. Bu beş duyu bizi sürekli takip eder, ya da yönetir. Tüm hayatımızı bu duygusal zevklerimizi tatmin eden hayali nesnelerin peşinde harcamamalıyız. Bir arzumuzu tatmin ettiğimizde gerçek mutluluğu bulduğumuza inanacak kadar safızdır. Fakat doyurulan o arzu daha güçlü ve doyurulması daha zor olan bir başkasına neden olur, tıpkı tuzlu su ile dindirilen susuzluğun eskisinden daha yoğun olacağı gibi.
"Yaşam yanan bir lamba gibidir. Her dakika Alevi söner ve yeniden Parlar. Yaşam akan bir nehir gibidir. Her dakika ileriye doğru gider. Eğer bu dünyada sabit tek şey varsa, o da değişimin kendisidir."