Sait Faik Abasıyanık, 18 Kasım 1906 yılında Adapazarı'nda dünyaya gözlerini açmıştır. Şuan okuyup bitirdiğim Semaver'i 1936 yılının nisan ayında yayımlamıştır. Kitap 21 hikayeden oluşturulmuş ve 138 sayfadır.
Sait Faik Abasıyanık'ın okuduğum ilk eseridir. Bundan sonra Sait Faik okumayı düşünür müyüm bilemiyorum. Kitap çok sıkıcı olup yada benim ilgi alanımda olmaması sebebiyle zorlukla okuyabildim. Semaver adlı eserden hiçbirşey anlamadım desem yeridir. Herhangi bir amaç yok, ideoloji yok, fikir yok, düşünce yok, neden-sonuç ilişkileri yok, okuyucuya hitap eden birşey bulamadım içinde. Zaten Sait Faik Abasıyanık bir konuyu değil, yaşamın parçasını işlemiş. Her ne kadar yaşamın bir parçasıda olsa, okuyucuya bir fikir, bir düşünce sunabilmeli. Yoksa ben dışarıda zaten çay içen, yürüyen, hayatın temposuna ayak uydurmaya çalışan, ağlayan, üzülen, gülen, mutlu olan, mutsuz olan vb. insanları görüyorum. Ancak bir insan saydığım durumlarda bile birşeyler düşünür, hisseder, ama maalesef kitaba bu duygular yansımamış olmakla birlikte hüsrana uğradım diyebilirim. Başta neden kitap ve yazardan bahsettiğime gelince, içerik olarak anlatacak birşey görmediğimden dolayı böyle bir giriş yapmak zorunda kaldım...