Sen Olmasaydın Ben Ne Yapardım?
Guillaume MussoSen Olmasaydın Ben Ne Yapardım? Sözleri ve Alıntıları
Sen Olmasaydın Ben Ne Yapardım? sözleri ve alıntılarını, Sen Olmasaydın Ben Ne Yapardım? kitap alıntılarını, Sen Olmasaydın Ben Ne Yapardım? en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan çaresizken hayat bazen güzel anlar da sunar di. Ölüm niye farklı davrransindi?
Sayfa 227Kitabı okudu
Ama insana bu kadar acı çektiren bir aşka,aşk denebilir miydi?
Sayfa 144
İnsanı aptal yapanın ne olduğunu artık biliyorum: Kendine verdiği iyi ogutlere bile uyama ması: William Faulkner
O da yok olmayı seçmişti,hem bunun nasıl yapılacağını gayet iyi biliyordu...
Sayfa 135
Kader hep sokağın köşesinde bekler.
Bir serseri, bir fahişe veya bir piyango satıcısı en yaygın suretleridir.
Gelip de sizi evinizden almaz.
Sizin ona doğru gitmeniz gerekir.
Çünkü ben gözümü on yıl sonraki halimizi düşündüğüm zaman gerceklesebilecek mutluluk görüntüleriyle doluyor kafam: Güneş çocuk gülüşleri aşkları bitmemiş bir çiftin uyumlu bakışları
Sayfa 199Kitabı okudu
Aralarında bir okyanus bulunan karşılıklı fırlatıl mis iki goktasi .Birbirleriyle çarpışa cak olan iki kuyrukluyildiz. Çok uzun zamandır erteledikleri bir buluşma. Tehlikeli bir buluşma. Çünkü aşk ile ölüm arasında sadece iki farklı harf var
Sayfa 120Kitabı okudu
Ama işte en dehşet olan şu: En sevilen kişileri kaybetmemek için onlarla birlikte olmanın sevincini gizlemek bu tür yaşama sanatı sayılıyor
Ask karşımızdakine canımızı yakma hakkını vermektir.
Birbirlerine gerçeği söyleyenler sadece düşmanlar dir; arkadaşlar ve sevgiler ise görev ve sorumluluk gereği hiç durmadan yalan söylerler :Stephen King
Sayfa 45Kitabı okudu
Bazen bir zaferin bedelini ödemektense en baştan kaybetmek daha kolay gelir, öyle değil mi?
Martin'in bir silahı vardı , Archibald'ın ise sadece kelimeleri. Ama şuanda kelimeler otomatik bir silahtan çok daha etkileyiciydi.
Sadece bir hata yaptın, ama en kötüsünü: Kazanma şansın varken kaybetme olasılığını göze aldın.
Sana bakarken bir filmin saniyedeki yirmi dört karesini düşündüğümü söylemek istiyorum. Sendeki ilk yirmi üç görüntü ışıklı ve parıltılı ama yirmi dördüncü görüntü, senin içindeki ışıkla çelişen hakiki bir hüzün yayıyor. Alt algısal bir imge gibi, kırılma anındaki bir çatlak gibi ve bu çatlak seni, niteliklerinden ya da başarılarından çok daha iyi tanımlıyor.
Kaybedenler, aslında hep kendi kendilerini mağlup edenlerdir. Onları asıl yenen hasımları değildir.