Sitem
Nihal YeğinobalıSitem Gönderileri
Sitem kitaplarını, Sitem sözleri ve alıntılarını, Sitem yazarlarını, Sitem yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Çünkü ben orada değil kendi mutsuzluğumun içinde yaşıyordum; yalnızlığımı, sürgünlüğümü, Oktay'ın kaplumbağalarının kabukları gibi beraberimde taşıyordum.
Sayfa 310Kitabı okudu
Nefret aşkın arka yüzüdür.
Sayfa 273Kitabı okudu
Öylesine köklü ve ateşli duygular, malum, kolay kolay ölmez. Gerçekleşme umudu kalmamış birçok istek ve düşümüzün, her şeye karşın ille de var olmakta direndiklerini biliriz.
Sayfa 273Kitabı okudu
Gerçekleşenler, neden en olmayacak düşlerimizdir sanki?
Sayfa 265Kitabı okudu
Her şey, herkes eskisi gibiymiş gibi görünüyordu; oysa hiçbir şey, hiç kimse onun eskiden bildiği şey ve kişiler değildi artık.
Sayfa 249Kitabı okudu
Sevda budalasıydım ben, karasevdalıydım, gözüm kör olmuş, aklım uyuşmuştu, öl dese ölecektim ama o bana öl demedi ki.
Sayfa 235Kitabı okudu
Acaba zaman da hava gibi sıkışıp genişlemek ya da daralıp bolarmak yetisine sahip miydi? Çünkü hayatta kimi zaman durgun sayılabilecek dönemler yaşanıyor, derken birden, bir tetik çekilmiş, bir işaret verilmişçesine olaylar üst üste gelmeye, birbirine karışmaya başlıyordu.
Sayfa 215Kitabı okudu
Çünkü her düğümü çözmede o denli atak ve kıvrak olan Sitem'in kendi içindeki tüm kopuşuk uçlar gelip Eşber'de düğümleniyordu, çünkü Eşber'e sevdalı olmamak Sitem'in elinde değildi, Sitem'in kalbini kırmamak da Eşber'in!
Sayfa 128Kitabı okudu
Kim bilir hangi tanrısal bilgelikle, sevgi ihtiyacını, sevilmeyi beklemeden kendisi severek karşılamayı öğrenmişti.
Sayfa 128Kitabı okudu
Eller ayrılmadan
Sevgilim dudaklarını ver bana...
Sayfa 79Kitabı okudu
Gün doğmadan neler doğar! Zaten her iş olacağına varmıyor mu eninde sonunda?
Sayfa 76Kitabı okudu
Elimizdekilerin kıymetini elimizdeyken bilmesini öğrensek!
Sayfa 54Kitabı okudu
Hangi iç yalnızlığı, hangi umarsızlık duygusuydu, aradığım sıcaklıklarla gönençleri peşin peşin elimin tersiyle itmeye zorlayan beni!
Sayfa 54Kitabı okudu
Kırda oynayan çocuklar, yerde birşeyler arayan yaşlı bir adama rastlar, "Ne arıyorsun?" diye sorarlar, yaşlı adam da, "Gençliğimi" diye karşılık verir. Son zamanlarda sık sık kafama takılıyor bu. Ne çok şeyin değerini bilemedim, elimden kaçırıncaya kadar!
Sayfa 54Kitabı okudu
Masalları çekici kılan şey biraz da açıklanamaz olan yerleri değil midir? Ve insanın içine verdikleri ürküntülerin tatlı ürpertileri?
Sayfa 47Kitabı okudu