Siyaset Felsefesi Tarihinde Devlet Sözleri ve Alıntıları
Siyaset Felsefesi Tarihinde Devlet sözleri ve alıntılarını, Siyaset Felsefesi Tarihinde Devlet kitap alıntılarını, Siyaset Felsefesi Tarihinde Devlet en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Marks'a göre; işçinin sermaye ile mübadele ettiği şey, kendi emeğidir.
Emek sarf eden işçi, kendisini emeğinden yoksun bırakır. Zira işçinin emeği karşılığında aldığı ücret de emeğinden yoksun kalmasının karşılığı ya da değeridir.
Otoritenin var olduğu bir toplumda eşitlikten bahsedilemeyeceğini öne süren anarşistler, bu tür toplumsal yapılarda belirli grupların ekonomik ve kültürel birikimi tekerlerine alarak gücü ellerine geçirdiklerini ve bu bağlamda diğer grupları baskı altına almayı sağladıklarını düşünürler.
Faşizm; Temel argümanları itibariyle Devletin bekası uğruna bireylerin feda edilmesi inancına dayanır. Zira faşist öğretiler için birey değil, uyruk olmak esastır.
Devletin amaç bireyin ise araç olarak görüldüğü bu sistemde kişilerin devlete karşı eleştirel bir tavır içerisinde olmaları mümkün değildir.
Salisburly John'a göre; Bir kralın uygulaması gereken dört şey vardır.
- Tanrıya saygı duymak
- Kendini terbiye etmek
- Hükümdarın görevlerini öğrenmek
- Tebaasını koruyarak onların sevgisini kazanmak
Sınıfsal ayrılıkların ortadan kalkması ve üretim araçlarının bütün bireyler için ortak hale gelmesiyle resmi erken siyasal niteliğini kaybedeceğini iddia eden Marksist öğretiye göre devlet, zaten ortadan kaldırılması gereken kötü bir şeydir.
Anarşizm; her bireye doğal yeteneklerini ve kişiliğini kısaca kendisine ait olan her şeyi geliştirebilme olanağı ve özgürlüğü veren bir sistemdir.
Bu sistem içerisinde toplum, hiç kimsenin bir başkasını istemediği şeyleri yapmaya zorlayamadığı tam bir hak eşitliğini sağlandığı toplumdur.
Tiranlık; Tek bir kişinin sadece kendi çıkarı için yönetimi anlamına gelirken,
Oligarşi; Varlıklı insanların çıkarlarını gözeten azınlık yönetimidir.
Son olarak siyasal yönetimin bozulmuş biçimi olan Demokrasi; Yoksulların çıkarını merkeze alan sapkın bir yönetim biçimidir.
Faşizm açısından devlet kutsal, Egemen ve de otoriterdir.
Toplumdaki bütün güçlere hükmeden ve onları sıkı bir denetim altında tutan devletin; Sosyal, siyasal, ahlaki ve ekonomik alanların tümüne müdahalede bulunma hak ve salahiyeti mevcuttur.
Otoriteyi her açıdan ortadan kaldırma gayesinde olan anarşizm, kropotkine göre yasaların yürürlükten kaldırılmasını Ve dahası sözü edilen bu yasaların dayatılmasını aracılık eden mekanizmaların yıkılmasını talep eder.