Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sovyetler Birliğinde Sosyalizmin Kuruluşu

Sosyalist Açıdan Ekonomik Politik

Yalçın Küçük

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Lenin'in iktisada ve tabii Marx'ın iktisadına en önemli katkısı nedir, acaba? Herhalde en önemli katkılarından birisi büyük işletmelerin dışında küçük işletmelerin de yaşayacağını göstermiş olmasıdır. Marx'ın iktisadının, zorlanarak, yalnızca dev işletmelerden kurulu sanayilere indirgenmesi büyük bir talihsizlik oldu. Lenin bunu düzeltti. 1899 tarihli 'Razvitiya Kapitalizma v Rossii' adlı çalışmasıyla başlayarak.
Sayfa 149Kitabı okudu
Bilimsel olan evrenseldir; evrensel olan bilimsele yaklaşır. Bilimsel çaba, somutun zenginliğinde soyutu aramaktır. Bu, bir anlamda, evrensele yaklaşmaktır. Bilimsel arayış, somutun zengin yığınında, tekrarlanması tarihsel bir kaçınılmazlık olan öze yönelmektir.
Sayfa 106Kitabı okudu
Reklam
"Pratik, günü yaşamaktır. Teori, geleceği. Pratik, geleceği hazırlar; teori haber verir."
Stalin, Birinci Beş Yillik Plan'ın başlarında sorunu şöyle koyuyor: Sorun, bu ülkeyi -Ortaçağ ve cehalet- çizgisinden alıp modern endüstri ve mekanize (makinalı) tarım çizgisine koymaktadır; sorun, gördüğünüz gibi, ciddi bir güçtür. Karşımızdaki soru şudur: ya en kısa zamanda bu sorunu çözer ülkemizde sosyalizmi güçlendiririz; ya da çözemeyiz ve bizim teknik bakımdan zayıf, kültür bakımından geri ülkemiz bağımsızlığını kaybeder, emperyalist güçlerin bir oyuncağı haline düşer.
Sayfa 215Kitabı okudu
Fransız Devrimi'nde Robespierre ne ise, Bolşevik Devrimi'nde Stalin odur. Her ikisi de dünya gericiliği tarafından, bu iki devrim için günah keçisi yapıldı. Ve ilaveten, ben burada, “aydın” olmanın her ikisini bilmek ile mümkün olduğunu not düşüyorum.
Stalin'in Puritenliği
Stalin de, tıpkı Robespierre gibi, puriten bir insandı. Hiç bir eşyaya, belki de dünya nimetlerinin hiç birine bir tutkusu olmadı. Kendisi için yapılmış daçaların birinde yaşadı. Ama her yerinde değil. Daçanın bir katında, daha doğrusu bir odasında yaşadı.
Sayfa 14 - 1. baskı - Haziran 1987 - Haziran Yayınevi
Reklam
Olgun kapitalist ülkelerin üniversiteleri, başka görevlerle birlikte fakat başında, bir hayali sürdürmekle yükümlü görünüyor. Bu hayal şudur: Kapitalizm özgürlük demektir; özgürlük seçme yapabilmektir, seçme için ise almaşıkların var olması gerekir. Bunu tersinden de okumak mümkündür: Almaşık yoksa seçme yoktur; seçme yoksa özgürlük de yoktur. Bu kapitalist ideolojidir ve bunun için Batı üniversiteleri her yerde almaşıkların var ve çok olduğu hayalini sürdürmekle görevlidir.
Sayfa 111Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.