Tabiatımızın alçak bölgelerinden gelen her şey kuvvetle donanmıştır, alttan gelen her şey dürter bizi: Kıskançlık ve açgözlülüğe dayanılarak, daima asalet ve göztokluğundan daha çok üretimde bulunulur ve didinilir.
Dünyaya çocuk getirme düşkünü, tedavülden kalkmış suratlara sahip iki ayaklılar olan bizler, birbirimiz için bütün çekiciliğimizi yitirmişizdir ve şeklü şemailimiz ancak birkaç bin nüfusu olan yarı ıssız bir yeryüzünde eski itibarını bulabilecektir.
Tenin bir salgın edepsizliğiyle yayıldığı bir gezegende nasıl başka türlü olabilirdi? Nereye yönelinirse yönelinsin, karşısında hayrete ve isyana,alev alev birsersemliğe düşülen itici heryerdeliğe, insanîye çarpılıyor.
Zalimliğin çeşitli yolları vardır. Konuşma, balta girmemiş ormanın yerini alarak, hemcinslerimize doğrudan zarar vermeden kurtlarını dökme imkânı sağlar hayvansılığımıza.