20yy'ın ünlü Alman edebiyat eleştirmeni, düşünür ve kültür tarihçisinin bu denemeleri, başyapıtı #pasajlar 'ı da yorumlamış biri olarak, beni şaşırtmadı diyebilirim. Aksine düşünce bazında daha çok edebiyata evrilen bu satırlar, onu anlamaya yönelik birer gösterge niteliğinde gözüktüler.
Eserdeki çoğu kısa 60 denemeden; "Bu böyle gidemez" "Fakirlik ayıp değil" nidaları altında zekanın güçsüzlüğü ile yoğrulmuş derin yozluk olarak niteleyip konuşma hürriyetinin ve nesnelerin sıcaklığının kaybolduğu 1920'li Alman enflasyonlu yıllarını dillendirdiği Kaiserpanorama'yı, Tuğla kitapların ilkeleri ve yazma sanatını hicvettiği Ders Araçları'nı, 13'er tezle anlattığı yazarlık ve eleştiri tekniklerini barındıran İlan yapıştırmak yasaktır'ı ve kitaplarla fahişelerin benzerliklerini belirttiği No 13'ü pek beğendim. Ayrıca nesneler ile katedraller dahil yaptığı şehir betimlemeleri de çok iyiydi doğrusu. Balkon çiçeklerinden veya büro malzemelerinden çıkan tasvirlerin aforizma tadında tümcelere yansıması ustalığının kanıtlarıydı.
20yy düşünce hayatına damga vuran Frankfurt Okulu'nun Adorno ile birlikte felsefe eğitimli bu önemli üyesini anlamlandırmak ve düşün dünyasını keşfedebilmek adına ara okuma yapılabilecek bu eseri, başyapıtı Pasajlar'dan önce denenebilir, bence...