Dillerin büyülü bilimine adanan hayatlar er geç bir dil yaratmak isterler Usta Tolkien böyle yapmıştı. Masallar, efsaneler, mitlerle örülü bir çocukluktan gelip, dünyaya baktığında incecik bir tülün ardında belli belirsiz destan yaratıklarını görmeye devam eden büyükler de kendi masal evrenlerini yaratmak istiyorlar gibi. En azından elinizdeki kitabın yazarı için böyleydi: Anadolu'nun ücra köylerinde epey sıradan ve özelliksiz görünen her taşın, korunun, kayalığın mutlaka bir hikâyesi vardır. O hikâyeleri hala hatırlayan birilerinden dinlediğinizde, atalarımızın neden bütün nesnelerin ruhu olduğuna inandığını anlarsınız. Ruhlar âlemindesinizdir artık, "gerçek hayat" bütün raşesizliğiyle akıp giderken, yalnız sizin gözlerinize görünen manzaralar baktığınız her dağda, ayaklarınızı ıslattığınız her derede zihninizde bir şehrayin resmeder.