Gazi Osman Paşa

Tuna'ya Doğru

Mehmet Emin Ulu

Tuna'ya Doğru Gönderileri

Tuna'ya Doğru kitaplarını, Tuna'ya Doğru sözleri ve alıntılarını, Tuna'ya Doğru yazarlarını, Tuna'ya Doğru yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
392 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
43 günde okudu
Tuna'ya Doğru
Müellif, asıl anlatmak istediği olay olan Plevne Savaşı'na kadar Ruslar ile Osmanlı Devletinin yapmış olduğu bütün savaşları, mücadeleleri aktarıyor. Bunu bu mücadelelere dair bilgisi olan birisinin bir gence anlatımı şeklinde yapıyor. Anlatmak istediği olayın alt yapısı açısından bence de gerekli bir başlangıç. Bu kısımlar kitabın yarısını
Tuna'ya Doğru
Tuna'ya DoğruMehmet Emin Ulu · Eşik Yayınları · 201719 okunma
Reklam
Dinyester Nehri artık nehir olmaktan çıkmıştı. Bu nehir Türk Âleminde lanetlenmiş bir nehir olarak adlandırılmıştı. Ruslar, ne zaman bu nehri geçmişse, halkı hep kılıçtan geçirmişlerdi. O nedenle bu nehre "mel'un nehir" adını vermişlerdi.
Mehmet evladım, savaşta acele edilmez. Kimsenin kanına girmek Müslümana yakışmaz. Müslümanlar hiçbir zaman ülke almak için savaş yapmamıştır. Onlar daima adaleti, hakkı, hukuku ve insanca yaşamayı dünyaya yaymak için mücadele etmişlerdir. Nerede bir zülüm var, nerede bir haksızlık varsa oraya ya Çağırılmışlardır ya da zülmü ortadan kaldırmak için hakça savaşmışlardır. İşte tıpkı Özi Kalesi’nde yapılan savaş gibi.
Ağzı köpük saçan atlarla, göğü nal sesleriyle dolduran üçler, yediler, kırklar aşkına bir ufuktan öbür ufuğa “kızılelma” destanlarıyla her gece gönlü dolmuş bu garip çobanın hayallerini kim bilebilirdi?
Reklam
Çobanlık yapmayan peygamber yoktur. Ağızsız, dilsiz hayvanların yüreğini kazanamayan, şeytana Külâhını ters giydirebilecek insan oğlunun gönlünü nasıl kazanabilir?
Kılburun kalesi önündeki savaşta Rus orduları perişan oldu. Bunun sebebi sadece Türkler’in hücumları değildi. Rus orduları arasında şiddetli bir salgın hastalık başgösterdi. Bu duruma sinirlenen mareşal Münih, “kim hasta olursa diri diri toprağa gömerim”, diye askerlerini tehdit etti. Hatta hastalanan iki askerini de diri diri toprağa gömdürdü.
Türk tarihinde, Anadolu'nun en büyük tehlikesi, daima batıdan değil doğudan gelmiştir.Anadolu Selçuklu Devleti'ni yıkan Moğollar, doğudan gelmişlerdi. Yıldırım Bayezid'i Ankara savaşı'nda mağlup edip Anadolu' yu bir baştan öbür başa işgal eden Timur, yine doğudan gelmişti. Doğu kapısı, Anadolu'nun can damarıdır. O kapıyı daima kuvvetlendirmek ve muhafaza etmek, Türk milletinin birinci vazifesidir.
Sayfa 138 - EşikKitabı okudu
Yüreğimin el değmez nurdan saraylarında ışıl ışıl bir şeyler yanıyor...
Sayfa 201Kitabı okudu