Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
Yalan
Tahsin YücelYalan Yorumları ve İncelemeleri
Yalan yorumları ve incelemelerini, Yalan kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Yalan puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Puan
8.510 üzerinden
Çok beğendiğim, beni şaşırtan ve sindirmek için zamana ihtiyaç duyduğum kitaplardan nasıl bahsedeceğimi pek bilemem. Fakat öyle çok sevdim ki Yalan'ı bir iki kelam etmeden geçemeyeceğim.
Sözün yazıdan önce var olduğu bilinen bir gerçektir. Peki birisi çıkıp bunu tersinin de geçerli olabileceğini söylese inanır mısınız? Peki bu sav, ne kadar
Geleneksel toplumu göze sokmadan eleştiren "Yalan" romanı
Okurken herkesin kendi hayatını sorgulamasına sebep olacak bir kitap.. Biraz geç tanışmış olmanın hüznünü barındırsam da okurken uzun sürmesine rağmen sıkılmadan okuduğum eser oldu.
Yalan Yunus ve Yusuf baş karakterlerinden ilerliyor. İsimlerden de fark edildiği üzere elbette bu benzerlikleri var ama bu gün yüzüne çıkmayan doğrular hayatın neredeyse sonunda kurcalanmaya layık oluyor. Bu da geç kalınmışlığı beraberinde getiriyor. Yunus kekeme bir çocuk ve bu kekemeliğini alay konusu olmaktan çıkartıp yüceltmek istiyor. Bu yüzden bir dil kuramı ortaya atıyor. Neredeyse kısa hayatının tümünü birilerine zıt gitmek üzerine kurdu Yunus. Yine de seni çok sevdim ve sahiplendim.
İlk ve tek yakın arkadaşını kaybeden Yusuf bir ömrü yalnız başına bitirmek üzereyken Bayram Beyaz ile tanıştı. Gerisini anlatırsam spoiler vermiş olurum.
Orta kısımları biraz gereksiz uzun anlatım olarak görülebilir ama başı ve sonu merakla okutan bir kitap idi.
Okumayan herkese iyi okumalar diliyorum..
Gerçekten bayılarak okudum! daha önce neden Tahsin Yücel okumamışım diye kendime kızdım. Bu nasıl bir kalemdir, bu nasıl bir romandır! ha-ri-ka!
kalınlığına rağmen su gibi akıyor, bıraktığı etkileri söylemiyorum bile!
Yusuf Aksu, çocukluğundan itibaren ansiklopedilere düşkün, araştırmayı, okumayı seven, içine kapanık aynı zamanda inanılmaz bir hafızaya sahip meraklı bir genç. Gittiği Lisede tanıştığı kekeme Yunus Aksu ile birlikte araştırma yapıyorlar, evrensel dil geliştiriyorlar, yazının sözden önce geldiğini ispatlamaya çalışıyorlar. Birbirlerini çok iyi anlayan iki dost oluyorlar. Yedikleri, içtikleri ayrı gitmezken Yunus birdenbire bir kıza aşık oluyor ve aşkına karşılık bulamayınca intihar ediyor. Bu ölümden sonra Yusuf Aksu’nun hayatı birdenbire değişiyor. Yusuf, yunus oluyor. Zihni, düşünceleri, ortaya attığı kuramlar ve söylediği her cümle Yusuf’un bedeninde Yunus şeklini alıyor. bundan sonra müthiş bir kimlik çatışması okuyoruz. Yusuf’un söylediği savunduğu kuramlar, hayatı, soyadı böylelikle bir Yalan’a dönüşüyor.
Kitapta her karakter ayrı güzeldi, hepsi ana karakter gibi işlenmiş. Bayram beyaz ve cemile en sevdiklerim oldu, okumaya doyamadım.
Her sayfası merak uyandırıcı, heyecanlandırıcı bu eseri mutlaka okuyunuz!
Son zamanlarda okuduğum en iyi romanlardan biriydi. Yusuf Aksu ile yatıp Yusuf Aksu ile kalktım günlerce. Konusu çok güzel, dili, üslubu gerçekten çok lezzetliydi. Türk edebiyatının keşfedilmemiş romanlarından olduğunu düşünüyorum. Oldukça kalın olmasına rağmen hiç sıkmadan, hiç düşürmeden okutuyor kendini. Dilbilimci Yusuf Aksu'nun öyküsü, yaşamının bir yalan üzerine kurulmuş olduğunu artık yaşını başını almış olduktan sonra fark etmesi, bu fark edişini sorguladığı sayfalar, arkadaşları ile diyalogları ve verdiği toplumsal mesajlar, yer yer güldürdü çokça düşündürdü. Tahsin Yücel'i ilk kez okudum, ama Kitabın konusu, üslubu, oldukça keyifli dili ile hayranlığımı kazandı, başka kitaplarını da kesinlikle okuyacağım.
Yalan
Çok kolay bir okuma olmadı benim için. Kimi zaman gerçekten sıkıldım. Ama Yusuf Aksu’yu çok sevdim.
İlk bölüm çok akıcı ilerledi daha sonra hiç ilerleyemeyeceğinizi düşündüğünüz bir hikaye koca bir romana dönüştü.
Türk edebiyatı için farklı bir boyuta sahip bir romandı.
Bayram Beyaz, Cemile, Prof, Yusuf ve Yunus
görüşmek üzere diyelim
Sahte Bir Benlik ya da Adanmış Bir Hayat
Hiç hayatınızın bir yalan üzerine kurulu olabileceğini düşündünüz mü? Bu; sanki benliğin kaybı, kökten bir yıkılış gibi ağırdır. Çünkü ben dediğimiz şey aslında yaşadığımız tüm zaman parçalarının toplamı değil midir? Peki hayatınızı hep bir ötekine adamakla, bir ötekiyi içselleştirip onun gibi olmakla geçirdiniz mi? Yusuf Aksu öyle yaptı.
Beni
"Yalan'ın ana karakteri Yusuf Aksu , akıllara durgunluk veren bilgisini ansiklopedilere ve olağanüstü hafızasına borçlu olan, yapayalnız ,silik, çekingen,ürkek bir adamdır . Saçma bir gençlik aşkı uğruna hayatına son veren sınıf arkadaşının hatırası , Yusuf Aksu'nun hayatına bambaşka bir yön verir. Arkadaşının dil üzerine olan kuramı kendisine mâl edilince çok geniş bir hayran kitlesine sahip olur . Çevresinin kendisine yüklediği kimliği üstlenir . Ancak mutsuz yanlış ve ömrünün son demlerinde yaşadığı ilk ve tek aşkı sonrasında ,başta kendi kimliği olmak üzere ,her şeyin yalan üzerine kurulduğunu anlar."
Okunması da ,yorumlanması da bana göre çok güç bir kitap oldu Yalan...Zira ; Tahsin Yücel dili tüm incelikleriyle ,tüm arılığı ve duruluğu ile, öz Türkçe'yle meramını anlatan edebiyatımızın nadide bir yazarı...
Kalemiyle Mutfak Çıkmazı'yla tanışmış çokça da sevmiştim,kendisinin bir hayli çeviri romanı olduğunu da söylemeden geçemeyeceğim . Başları akıcı, ortaları biraz sıkan ama son 200 sayfa da bir hayli ivme kazanan , Yusuf Aksu'nun hayatının değişimiyle anlatım da değişip farklı yönlere evrilmiş...Katman katman okudukça açılan bir kitap Yalan... Sistemi eleştiren, insanların yaşadıklarına dikkat çeken , felsefe, sosyoloji,tarih , edebiyat özellikle de dil konularına ustaca değinen ,alt metinde verilen insani mesajlarıyla , benzersiz kitaplarımın arasında yerini aldı kütüphanemde
Yusuf'u bilmeziz amma seni rânâ tanırız
Kurgu oldukça girift; iç içe geçmiş birçok olaydan teşekkül ediyor. Ana karakterimiz aynı masayı çevreleyen bir takım frankafon kişilikler tarafından İsa ile aynı kata çıkarılırken alagarson bir kadın tarafından da dümen edilebilecek kadar ufalabilmektedir. Yazar, karakterler üzerinden toplumun bir kesimini işaret ederek adeta "nato kafa nato mermer!" demektedir. Türk Dili ve Edebiyatı alanındaki yetkemiz bir toplum bir ideoloji üzerinden nasıl târiz edilir bu uzun soluklu matbu eserinde ustalıkla sergilemektedir.