Sondan alıntı "bu işte yakıcı ve boğucu yalnızlık korkusu, bu müthiş fobi, ferdiyetler nizamı üstüne kurulmağa doğru her gün biraz daha fazla giden yeni nizamların Ben ler arasındaki mesafeleri açarak ruhların birbirine intikallerini ve kaynaşmalarını mümkün kılan polipsişik bir havadan onları mahrum etmesidir.
Yani bak büyük kalabalıkların ortasında insan denilen sosyal mahluk kendi.. kendi iç dünyasının mahbusu halinde şifasız bir yalnızlığa mahkum. Anlatabiliyor muyum? Bu.. Bu egosantrik insan telakkisi bütün aşkları anlaşmazlığa düşüren ve kine çeviren ters bir disiplin doğurmuştur. Yalnızım evet herkes yalnızdır,yalnızız. Bunun geçen asırdaki edebiyatta yeri çok zengin. "
Toplumun benimsediği yanlış fikirlerin bireyler üzerindeki zararlı etkileri, bireylerin zararlı davranışlarının toplumu sararak adeta durumu kanserleştirmesi kitapta başarı ile işlenmiş.
O tarihlerde İstanbul un istanbullu nun hali bu muydu, topluma bu içeriği vermek (karakterlerin hayatları) doğru mu, tereddütlü.
Samim karakterinin tahlilleri ve düşünce derinliği insana kesinlikle çok şey katıyor. Roman türünün insana akıcı keyifli bir okuma sunmasının yanı sıra, ufuk katan bir eser.