Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Teknoloji İnsan Evrimini Nasıl Değiştirir?

Yapay Maymun

Timothy Taylor

Yapay Maymun Gönderileri

Yapay Maymun kitaplarını, Yapay Maymun sözleri ve alıntılarını, Yapay Maymun yazarlarını, Yapay Maymun yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
.... İnsan sırtının bu uygunsuzlukları, yalnızca bir başlangıçtır. Eğer bu tasarımcının işi olsaydı, o zaman yaptığı işi incelediğimizde yaptıklarının birbiri ardına bütünüyle çılgınca işler olduğu sonucuna varırdık; yetersiz bir sindirim, kötü bir yalıtım, narin ayaklar, kırılgan tırnaklar, güçsüz dişler, yetersiz bir koku duygusu ve zayıf bir görme yeteneği.
Adem ile Havva'nın hikayesine inanan, dünyayı tufanla temizlenmiş ve pırıl pırıl, yalnızca altı bin yıl yaşında bir yer olarak gören birçok insan için, Darwin'in bu iddiaası -halen olduğu gibi- skandaldı. Köpekler, sığırlar, koyunlar ve atlar arasında döllerin gelişmesi için hayvanların seçilmesiyle meydana gelen dramatik değişiklikleri gören insanlar bile kuyruksuz maymunlarla aynı aileden olduğumuzu kabul etmekte tereddüt ediyorlar. Böyle yapmak, nihayetinde, mantıksal olarak çiftlik hayvanlarının da bu aile ocağı katılmasını kabul etmek anlamına gelecek. Kuşkusuz, Darwin'in iddiası tam olarak budur; eğer akrabalık ilişkileri yeterince geriye doğru araştırılırsa, gezegen üzerindeki tüm yaşam, -insanlardan ağaçlara, mantarlardan balıklara, karıncalardan kuyruksuz maymunlara kadar-, soy açısından birbirleriyle ilişkilidir.
Reklam
Çalışmada, türümüz, iyi bilinen iki zoolojik kurala yakından uymuştur: Daha soğuk bölgelerde, tipik olarak kutuplara daha yakın yerlerde yaşayan popülasyonlar ısıyı maksimum düzeyde korumaya çalışan daha tıknaz bir vücut yapısına ve düşük vücut yüzey alanına sahiptirler. Bunun tersine, daha sıcak iklimlerde, ekvatora yakın yerlerde yaşayan popülasyonlar kısa veya uzun boylu olmaları fark etmeksizin vücutlarına göre daha ince ve uzun kol ve bacaklara sahiplerdir ve bu özellikleriyle ısı kaybını maksimum düzeyde tutarlar (Bunlar Bergmann Kanunu ve Allen Kanunu olarak bilinir).
Ne olursa olsun temel gerçeklik gayet net: Kuyruksuz maymunlardan evrildik, kürkümüzü kaybettik, iki ayağımız üzerinde yürümeye başladık, beyin kapasitemizi üçe, hatta dörde katladık ve geriye dönüp bütün bu süreci analiz edebileceğimiz kapasitede bir zekayla, içerisinde aletler, diller, fikirler ve değerler bulunan bir kültür yarattık.
Felsefeci John Gray şunu söyler: "Descartes hayvanları makineler olarak tanımlar. Büyük yorumcu, eğer kendini de bir makine olarak tanımlasaydı gerçeğe daha fazla yaklaşabilirdi. Bilinçlilik, makinelerin kolayca yeniden üretebileceği bir insan özelliğidir. İnsanların ve makinelerin ortaya koydukları bilinç kapasiteleri çok benzerlik göstermektedir.
Reklam
304 syf.
·
Puan vermedi
·
31 günde okudu
Evrim ile alakalı hiçbir bilgim olmadan bu kitabı okumaya başladım.Evrim konularına bir yerden başlamak gerekiyor diye düşünürken bana hediye gelen bu kitap başlama işimi hızlandırmış oldu.Ne yazık ki bu kitabı okurken başlangıç için iyi bir kitap olmadığını fark etmeme rağmen bitirmekte ısrar ettim.Ancak gelinen noktada me anladın derseniz cevap veremem.Uzun lafın kasası bilgisi olmayanlara tavsiye etmem, bileğisin olanlara da karışamam. İyi okunalar.
Yapay Maymun
Yapay MaymunTimothy Taylor · Alfa Yayıncılık · 201226 okunma
Biçimsel olarak somutlaştırma işlemi, kadınların değiştirilebilir ve dayanıklı görüntülerinin fiziksel üretimi aracılığıyla, asıl genelleştirilen kategori olarak “kadın” sahneye çıkarılmış oldu. Aynen günümüzde moda dergilerinin yaptığı gibi, yansıtılan görüntüler kadınların uymak için baskı hissettikleri idealler haline geldi. Bu sebeple Buzul Çağı heykellerinde, kadınlığın harici bir şekilde yapay olarak oluşturulması ve plastik cerrahi sayesinde gerçekleşen burun ameliyatları ve göğüs silikonlarından bacak uzatma ameliyatlarına kadar, yapay olanı doğal olana tekrar yerleştirme arasında doğrusal bir çizgi var. Buzul Çağı’nın izdüşümsel alt sistemi, çoktan geri yansıtmak ve idealize edilmiş bir iç gerçeklik kurmak için kullanılmaya başlandı bile.
İnsanlar arasında ilk temasın dinamikleri çok önemli, riskler sıklıkla yüksek ve yanlış anlaşılma ihtimali oldukça geniş. Alışık olmadığımız çevrelerde, başıboş kalıyoruz. Mihenk taşı nesnelerimizin sessizce bizim için oluşturduğu tam insan kimliğimizden mahrum kalınca, sadece ne düşüneceğimiz hakkında değil, nasıl düşüneceğimiz hakkında da emin olamıyoruz. Öncü sosyal antropologlar, Güney Pasifik’in kabile hayatı süren insanlarının arasında geçirdikleri aylardan sonra geri dönüşlerinde bunu sıklıkla tecrübe ettiler ve bu onları gerçekten, fiziksel olarak hasta etti. Buna “kültür şoku” olarak adlandırdılar.
Dünyada hiç kimse eşyaların yeniliğini çocuklar kadar iyi hissedemez.Çocuklar onun kokusu karşısında ürperirler.Bu karşılaşma,koklayarak bir tavşanın izini sürmek gibidir.Yetişkinler bu deneyimlenen deliliğe,sonradan,ilham demişlerdir.Bu saf ve çocuksu mülkiyet duygusu üzerinden annemle iletişime geçtim.Kalem kutusuna alışmak için neredeyse bir ay harcadım.
66 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.