Vaktiyle bir âlim, otuz senelik bir terziye sormuş: ”Neden hala tövbe etmiyorsun da, günahlı hayatına devam ediyorsun?” Terzi:”Nasıl olsa, can boğaza gelinceye kadar tövbenin vakti var. O zaman tövbe eder, kurtulurum” demiş. Âlim sormuş: “Sen kaç senedir terzilik yapıyorsun?” Terzi: “Otuz senedir.” Âlim: “Bu kadar zaman içerisinde, elin en çok neye alıştı.” Terzi: “Makasla kumaş kesmeye.” Âlim tekrar sormuş:“Canın boğaza geldiği anda eline bir makas verseler, yine kolayca kumaş kesebilir misin?” Terzi, omuzlarını silkmiş: “Öylesine korkulu bir anda, kumaşı doğru kesemem ki!” Bu cevap üzerine, âlim taşı gediğine koymuş: “Peki, 30 senedir yaptığın bir işi o anda doğru yapamıyorsun da, ömründe hiç yapmadığın tövbeyi nasıl yapacaksın o anda?”
şeytanın insanoğlunu kandırdığı en önemli fitne, zaman fitnesidir. Sonra yaparsın fitnesi ile, insanı her gün bir sonraki güne iter. İnsan yaşlanıp da dönüp arkasına baktığında, hayatının sürekli olarak ertelemelerle geçtiğinin farkına varmaktadır.
Birbirinden kıymetli öykülerden derlenerek hazırlanan bu çalışmanın hedefi, yaşlanmadan önce şeytanın vesveselerine ve hilelerine karşı kendimize bazı hatırlatmalarda bulunmaktır. Serimizin ilk kitabı olan “Yaşlanmadan Okunacak Öyküler -1” kitabından azami derecede istifade edebilmeniz dileği ile…
![[Gökçe[k]ız]...ツ](https://r2.1k-cdn.com/sig/size:96/plain/https%3A%2F%2F1k-cdn.com%2Fresimler%2Fuyeler%2F74062_1686860455_ZZlNb.jpg){kind=small}
