Bir pazar sabahı döne döne durduğum, kitaplığın başında kah bir kitabın sırtını okşadığım, kah başka bir kitabı kokladığım, o mu olsun, buna mı başlasam diye kararsız kaldığım günde; neden, ne zaman aldığımı bile hatırlamadığım, daha önce hiç tanımadığım bu yazarın -ki kütüphanede bir kitabı daha var, okumaya karar verdim. Öykü kitabı. Bilirsiniz başlarsınız bir iki öykü okursunuz, sevmezseniz başka bir kitaba başlar, ara ara öyküleri okur kitabı bitirirsiniz. Ben öyle yapıyorum.
Neyse.. Kitap gözümüzün önündeki olaylara, olgulara bambaşka açılardan bakmış, yaa gerçekten de öyle dedirten öykülerle örülü. Harikulade bir kitap diyemem ama okuduğum için mutlu olduğum, çabuk okunan sıkmayan bir kitap.(Bir kaç öykü dışında, belki de siz seversiniz)
Bu arada Yunus Nadi Yayınlanmamış Öyküler ödülünü almış. Muhtemelen o sebepten aldım kitabı. İyi yapmışım dedim kendime :)
Keyifli okumalar..