Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
Böylesine bir hızla aşık olunuyorsa, bunun nedeni belki aşık olma arzusunun, aşık olunan kişiden önce gelmesidir.
Sayfa 21 - SEL YAYINEVİ
Sevmek kendini karşılıksız olarak adamak, sevgimizin sevilen kişide de sevgi oluşturacağı ümidini taşımak demektir. Sevgi bir inanç eylemidir, inancı az olanın sevgisi de azdır.
Erich Fromm
Erich Fromm
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Aşk ve Terapi
Eskiden beri gizemini korumuş farklı zihinlerde aynı anlama gelmemiş bir olgu, dibe batma, ruh yansıması, olgunlaşma, gam, keder… vb ne derseniz deyin belkide bu kadar farklı sözcüklerde tanımlandığı için henüz pozitivist bilim kitaplarımıza girmedi. Bütün bilimlerin temeli olan matematik formülleri yetersiz kaldığı için yalnızca şair kalplerden akan mürekkep ile okuduğumuz şiirlerde görüyoruz ve görmeye devam edeceğiz . Belkide en güzel yolculuk yeni bir yol bulmaktır o uğurda hüzün bütün mevzilerimize dolsada her zaman o karanlık dikenli yollarda ne olduğunu bilmediğin şeyin vuslatına uğraşmaktır sanırım en nadide hayat biçimi… Kitaba gelicek olursak: Geçmişi insanlık tarihi ile yaşıt olan “aşk” ın küçük bir deniz feneri diyebilirim herkes kendine göre bir şey bulabilir. Lakin kitap içinde ki doğuyu batıya üstün tutma çabasını bir türlü sindiremedim ( okur iseniz ne demek istediğimi anlarsınız) sanırsam içimizdeki ezilmişlik o kadar büyümüş ki doğu - batı milliyetçiliği refleks olmuş bazı yazarlarımızda.
Aşk Terapi
Aşk Terapi
Aşk Terapi
Aşk TerapiNevzat Tarhan · Timaş Yayınları · 2014907 okunma
Nasıl seviyorum seni, bırak da anlatayım: Seni bilincinin, önbilincinin ve bilinçdışının derinliğinin, genişliğinin alabildiğine, İdinin, beninin, üstbeninin; bedeninin, ruhunun, yüreğinin, zihninin, İdeallerinin, fantazilerinin, istek ve dürtülerinin en uç noktalarına kadar seviyorum.
Sayfa 331 - Kolektif kitapKitabı okudu
"Ancak iki insan birbirleriyle kendi varoluşlarının merkezinden iletişim kurarsa, dolayısı ile ancak kendilerini kendi varoluşlarının merkezinden yaşarsa sevgi mümkün olabilir. İnsan gerçekliği sadece bu merkezi yaşantıda yatar;canlılık da sevginin temeli de sadece burada yatar. Bu şekilde yaşanan sevgi kesintisiz bir meydan okumadır;bir dinlenme yeri değildir,bir birlikte hareket etme,gelişme çalışmadır. İster uyum veya çatışma ister sevinç veya hüzün olsun bu duygular iki insanın kendilerini kendi varoluşlarının özünden yaşadığı,kendilerinden kaçmak yerine kendileri ile bir olmak suretiyle birbirleri ile de bir olduklarıtemel gerçeğinin yanında tali bir öneme sahiptir.Sevginin varlığının sadece bir kanıtı vardır: ilişkinin derinliği ve tarafların her birisindeki canlılık ve güç;sevgi bu meyvesindem tanınır!"
"Sık sık büyük aşk olarak yaşanan (filmlerde ve romanlarda çokça anlatılan)bir sahte sevgi türü tapınmalı sevgidir.Kişi kökleri kendi güçlerinin üretken gelişiminde yatan kimlik,bir 'benlik' duygusu oluşturacak düzeye gelmemişse sevilen kişiyi putlaştırmaya eğilim gösterir, kendi güçlerine yabancılaşır ve bunları sevilen, yani olarak her türlü sevginin ışığın mutluluğun kaynağı olarak tapılan kişiye,yansıtır bu süreçte güç duygusundan yoksun kalır, kendini sevilen kişide bulmak yerine onda kaybeder. Genelde ve uzun vadede hiç kimse tapan kişinin beklentilerini yerine getiremediği için mutlaka hayal kırıklığı yaşayacak ve söz konusu kişi Buna bir çare olarak tapacağı yeni bir put arayacak, bu da bazen kısır bir döngüye dönüşecektir!"
Reklam
"Gerçekte sevginin iki insan arasındaki dile gelmeyen ihtiyaçlara bir tepki olduğu söylenebilir!"
"Sevginin özü şu duyguyu taşıyan iki insanın işbirliği yaptığı durumda görülür:saygınlığımızın devamını sağlamak, üstünlük ve erdem duygumuzu korumak için oyunu kurallarına göre oynuyoruz!"
"Aşık olmak her zaman için anormallik çizgisine gelmektir,her zaman için gerçeğe karşı körlük,zorlanımlılık eşliğinde gelişir ve çocukluğun sevgi nesnelerinden yapılan bir aktarımdır.Freud için ussal bir olgu olarak,olgunluğa taç giydiren bir başarı olarak sevgi,araştırmaya değmezdi çünkü ona göre gerçekte böyle bir şey yoktu!"
Yeni konu :)
Birisine "seni seviyorum"diyebiliyorsam,ona,"Sende(senin varlığında) herkesi seviyorum,sende dünyayı,sende kendimi de seviyorum." diyebilmem de gerekir. "Birisini sevmek sadece güçlü bir duygu değildir,bir karardır,bir yargıdır,bir vaattir. Sevgi sadece bir duygu olsaydı birbirini sonsuza kadar sevme vaadi temelsiz olurdu.Duygu gelir ve gider.Eylemim yargıdan ve karardan yoksunsa bunun sonsuza kadar süreceği yargısına nasıl varabilirim?