Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
72 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Akşemsettin hazretlerinin eseri olan 60 sahifelik bu eser sade bil dille günümüz Türkçesine çevrilmiş. 18 Bab ile manevi alemde evliyaullahin makamlarını müşahede ettiği ve izin ölçüsünde bize aktardığı bir eser olmuş . Kitap önce Akşemsettin hazretlerinin hayatı ve Peygamber Efendimiz sav ile görüşmesinden başlıyor. İçeriğe bir göz atacak
Makamat-ı Evliya
Makamat-ı EvliyaAkşemseddin · Özgü Yayıncılık · 201329 okunma
İnsana lazım olan iki sokum ekmek ve yatacak bir yer fazlası haramdır. Neşet Ertaş
Reklam
Dinî hayatta varlıkları bilinen veliler, kendi dehâlarının eserini hareket halinde yaşayan ahlâk dâhîleridir. Onlar, mutlulukla erdemliliği sevgi kavramı içinde birleştirmişlerdir. Tükenmez bir kaynaktan çıkarcasına ruhlarından çıkarak bütün varlıklara yayılan sevgi sebebiyle, kendilerinden kötülük çıkmıyor. Çünkü onlar, bütün halinde varlığın sevgisine sahiptirler, varlığı severler. Erdemliliklerinin kaynağı olan sevgi, aynı zamanda onları mutlu yapıyor.
Düşmanların lanetini, hakaretini, küfrünü şerbet gibi iç.
Rağbet ettiğiniz bütün şeyler, Allah dostlarının yanında kişiyi oyalayan meşguliyetlerdir. Onlar, dünya ve ahirette emniyet içinde Allah Teâlâ ile beraber olmaktan başka bir şey istemezler.
Reklam
Ehlullah
Allah dostları, övgüyü ve yergiyi yaz kış gibi ve gece gündüz gibi görmüşlerdir. Her ikisini de Hak Teâlâ'dan bilirler. Çünkü bunlara O'nun dışında kimse güç yetiremez. Bu onların yanında kesinlik kazandığı için kendilerini övenlere itibar etmezler ve kendilerini yerenlere de savaş açıp onlarla uğraşmazlar.
Allah Teâlâ onlara (ariflere) yorgunluğu olmayan bir rahat, yalnızlığı olmayan bir ünsiyet, sıkıntısı olmayan bir nimet, kızgınlığı olmayan bir sevinme, acılığı olmayan bir tatlılık ve yok olmayacak bir mülk verir. Şeyh Abdulkadir-i Geylânî Feth’ur Rabbânî
Allah Teâlâ'nın rızasını kazanmak için çalışan ârif, bir örs gibidir. Üzerinde demir dövülür de sesini çıkartmaz. Yine o yer gibidir; üzerinden yürünür, değiştirilir, bir halden başka bir hale sokulur da dilsiz gibi durur. Şeyh Abdulkadir-i Geylânî Feth’ur Rabbânî
Ehlullah
O'na doğru yola çıktılar ve vuslat buldular. Yoldan önce yoldaş edindiler. Allah Teâlâ ile aralarındaki kapıyı ardına kadar açtılar. Onlar Allah Teâlâ'yı andıkları müddetçe Allah da onları anar ve bu onların günahlarını siler. Onların yokluğu başkalarıyla beraber olduklarında, varlıkları ise O'nunla beraber olduklarındadır.
Reklam
“Ayağım bütün velilerin boynu üzerindedir.”
Hayat b. Kays da [kuddise sırruhû] bu hususta şöyle demiştir: "Abdülkadir-i Geylânî'nin ağzından bu söz çıktığında, bütün velilerin kalplerindeki nurlar arttı. İlimlerinde bereket, manevi hallerinde yükselme oldu. Çünkü onlar hiçbiri geride kalmadan başlarını onun ayağına doğru uzatmışlardı."
Ben Şeyhin müridlerinden birine şöyle demiştim: "Keşke Şeyh bana inayetle baksa ve beni hatırında kılsa. Bunu çok isterim." Şeyhin (ra) yanına girince dedi ki: "Şeyhten hatırında olmayı talep etmeyin. Bilakis kendinizden Şeyhi hatırınızda tutmayı isteyin. Şeyhin sizin yanınızda olduğu şey, sizin Şeyhin yanınızda olduğu kadardır." İbn Atâullah el İskenderî
24 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.