Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
İş para demektir. Para dostane değildir. Para kibar değildir. Paranın daha fazla paradan başka dostu yoktur...
Sayfa 37 - Sel*...Kitabı okuyor
Ne kadar para kazandığın değil, ne kadar para tutduğun önemli
Reklam
Para su gibidir, az olduğunda çöl, çok olduğunda sel olur. Sadece doğru miktarı hayat verir. Judith Green~
...beş yüz sterlingden çok daha küçük meblağlar için ne cinayetler işlenmiştir..! Önemli olan paranın miktarı değil, kişinin kırılma noktasıdır...
Sayfa 187 - Altın kitaplar...Kitabı okudu
Ah para..! Dünyadaki bütün kötülüklerin para ya da parasızlığın sonucu değil mi..?
Sayfa 130 - Altın kitaplar...Kitabı okudu
Para
"Paranın öldürdüğü ruh, kılıcın öldürdüğü bedenden fazladır." Walter Scott
Sayfa 238
Reklam
Dünya bir dönüşümden geçiyor ve bu dönüşümde "değer yaratan " her şey değer yarattığı ölçüde varlığını sürdürecek.
Sayfa 184Kitabı okudu
"Eğer para için çalışırsanız güç işverendedir. Ama para sizin için çalışırsa gücü elinizde ve denetim altında tutarsınız"
"Servet, kişinin ileride yaşayacağı onca gün boyunca ayakta kala bilme yeteneği ya da bugün çalışmayı bıraktığında ayakta kala bilme gücüdür"
Reklam
"Yataktan kalk, işe git, faturaları öde, kalk, işe git, faturaları öde... İşte ben buna 'fare yarışı' derim"
Paranın yaygınlaşmasının dikte ettiği bu onur kumarında başarılı olan zenginler hemen çizgiyi çekmeliydi. Kendi kızları ve kadınları bir meta olarak alınıp satılmazdı. Peki ama bunu tüm dünyaya nasıl ilan edeceklerdi? Onları eve kapatarak, dışarı çıktıklarında da örtünmelerini sağlayarak. Belki bugün bize saçma gelecek ama ilk kez Bronz Çağı'nın sonlarına doğru (MÖ 1200) karşımıza çıkan kadınların bu izolasyonunu, o günün mantığı içinde onları korumak için yapılmış bir şey olarak görmek gerek. Zaten bunun ilk gerçekleştiği Asur'daki yasalara göre, cezalandırılması gereken kafasını açan "iffetli" kadınlar değil, örtünüp "namuslu" gözükme derdine düşen "iffetsiz"ler ve kölelerdi. İlki zaten pek olası bir durum değildi; öyle ya, hangi aklı başında kadın örtüsüz dışarı çıkıp fahişe gibi dolaşmayı göze alırdı ki?
Sayfa 154Kitabı okudu
David Graeber'in bize hatırlattığı gibi, ilkel toplumlar aslında sanıldığı gibi takas yapmıyorlardı. (...) Peki, takas yoksa mallar nasıl el değiştiriyordu? İlk toplumları oluşturan bireylerin arasında değiş tokuş borçlanma üzerinden yapılıyordu. Yani aralarında bir kredi sistemi vardı ve takas sadece tanımadıkları, toplum dışı insanlarla yapılan bir şeydi. Sırayla yemek ısmarlamak gibi bir kültürden bahsediyoruz kısacası ya da "Sen benim sırtımı kaşı, ben de senin sırtını kaşıyayım." tarzı bir karşılılıktan.
Sayfa 152Kitabı okudu
İnsan parasız pulsuz olduğunda kafası işlemeye başlar.
Sayfa 82 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
744 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.