Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Profil
Fikret Otyam röportajından
“Ben, bütün yüzlerdeki acıyı ve dehşeti olduğu gibi veririm. Benim resim anlayışım oydu. Bir Ankara sergimde, iç hastalıkları profesörü bir hanım dostum var, benden hep resim alır. Sergimize geldi. Ve her sergiden muhakkak ufak ya da büyük bir portre alır. O gün sergiye geldiğinde almadı. Cumhuriyet Gazetesi’nde yazıyorum o zamanlar. Bana ‘Sen, bugün kendi gazeteni okudun mu?’ diye sordu. ‘Okudum’ dedim. O günkü Cumhuriyetin manşeti, ‘Bugün 19 Ölü’. Gençler vuruşmuş, 19 genç hayatını kaybetmiş. ‘Yaaa. Ben, bu gençlere onların acılarına yanarken, düşünebiliyor musun 19 genç can gitmiş, bir de para vereceğim, bu acı suratları alacağım, bu acıları duvarıma asacağım. Ne hakkın var buna’ dedi. Onun bu söyledikleri beni çok düşündürdü. Ve ben kadınlarımı güzelleştirdim. Ama o yüzdeki hüznü getirdim, gözlerine koydum. Hala o minval üzerinden devam ediyorum.”
Reklam
Abidin yağlıboya yapardı, desen yapardı, karikatür yapardı. Abidin yontu yapardı. Bunlarla yetinmeyip, yazı yazardı, tiyatro oyunu yazardı.
Sayfa 223 - YKY
Abidin Dino
Abidin Dino'nun çok şaşırtıcı olmasının ikinci nedeni,hiç öğrenim görmediği ,orta okul diploması bile alamadığı halde, tanıdığım en bilgili insanlardan biri olmasıydı. Üç dört yabancı dil konuşurdu .Tarih bilirdi, hatta ekonomi bilirdi.
Sayfa 223 - YKY
Abidin Dino
Dino,herkesi büyüleyen, çok şaşırtıcı bir insandı. Şaşırtıcı olmasının birinci nedeni, genellikle benimsenen ölçülere göre çirkin sayılması gerekirken, güzel sayılmasıydı.
Sayfa 222 - YKY
"...İçine duygu katılmış her portre sanatçının portresidir aslında; modelin değil...Ressamın açığa çıkardığı şey model değildir; boyalı tuvalin üzerinde asıl ifşa edilen ressamın kendisidir."
Reklam
Gustav Klimt
Gustav Klimt (14 Temmuz 1862 – 6 Şubat 1918), Avusturyalı ressamdır. Genç yaşlarda sembolizm ve art nouveau akımlarından ciddi derecede etkilenmiştir. Viyana Sezession grubunun önemli üyelerindendir. Tablolarının yanı sıra duvar resimleri, eskizleri ve diğer eserleriyle de tanınır. Klimt'in birincil resim konusu kadın bedenidir, -resimlerinde âşık olduğu bir kadını sık sık model olarak kullanmıştır- ve eserlerinde ince dekoratif süslemelerle beraber zarif bir erotizm göze çarpar. Bazı tablolarında gerçekten de saf altın kullanmıştır. Viyana Üniversitesindeki tabloları II. Dünya Savaşı'nda Naziler tarafından tahrip edilmiştir.
Gerçek marjinal Fikret Mualla'nın son zamanları
Hiçbir gerçeğe olmadığı gibi, hiçbir akıma da ait olmayan bir ressamdı Mualla. Yüreği beyninin, heyecanı tekniğinin üzerindeydi. Onun ‘bir bando gibi patlayan tablolar’ına hayran kalmamak mümkün değildi… Mualla’nın tablolarına hayran sanat sevicilerden Fernande Angles ve Raoul Angles çifti, ressamın son dönemine damga vuran isimlerdi. Mualla’nın
Fikret Mualla'nın ölümü
Fikret Mualla, ömrünün son demlerini Paris’te sanat sevicilerin kanatları altında geçirdi. İzlenimcilik, dışavurumculuk gibi popüler akımlardan etkilenmiş olsa da bunlara dâhil olmayı reddetti. Galeri sahipleri ve koleksiyonerler fırçasından büyük paralar kazanırken o, bir tas şarabını önüne koyan herkes için çizmeye devam etti. "Ne isterlerse onu yapıyorum" diye yazmıştı bir defasında, "Bütün akımların dışındayım. ‘Boynunu eğ’ diyorlar. Eğmiyorum, yağma yok. Ne ileri gidiyorum ne geri; orta yerde kalıverdim." Mualla 1967 Mayıs’ında sinir krizi geçirdikten sonra bir kliniğe yatırıldı. 20 Temmuz 1967’de ölü bulundu ve Paris’te isimsizler mezarlığına defnedildi. Cenazesi vasiyeti üzerine 1974 yılında bir zamanlar ondan resim dersleri almış olan Salah Cimcoz’un kızı ve dönemin Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün eşi Emel Korutürk aracılığı ile Türkiye’ye getirtildi ve Karacaahmet Mezarlığı’na defnedildi.
Hoşgörü Peygamberi Mani ve sanat
Yüzyılların ötesinde, Doğu resim sanatının gerçek kurucusu olarak beliriyor Mani, her fırça darbesi acem diyarında, ve dahi Hindistan‘da Ortaasya’da Çin’de Tibet’te binlerce sanatçıya ilham vermiştir. O kadar ki bazı yerlerde birinin ‘has ressam’ olduğunu vurgulamak istediklerinde hala ona bir ‘Mani’ derler
Reklam
Işığa hükmeden ressam Petrus Van Schendel