... " Bende bütün ruhumla mevcudiyetimle yalnız senin için yaşadım, yaşıyorum, yaşayacağım.
Emin ol ki, her yapacağım şey yalnız senin içindir."
( 7 Kasım 1921)
Gayrimeşru şiddetin her türlüsüne karşıyım. Lakin eğer özgürlüğün savunması adına şiddete yöneliyorsa burada bir kusur yoktur. Ve diyorum ki, bir kişi insanlığın adalet arayışında ılımlı davranıyorsa (o da) bir günahkârdır.
"Kaba kuvvet ve şiddet taraftarı olmamak, Amerikalı siyahların sorunlarına çözüm bulmayı sürekli ertelemek anlamına geliyorsa, ben her zaman şiddet taraftarı olmayı tercih ederim; ama sırf şiddetten korunmak için. Şiddete karşı çıkmaktan, ertelenmiş bir çözüm anlaşılıyorsa, ben bu işte yokum. Bana göre, ertelenen bir çözüm, çözüm değildir hiçbir zaman. Ya da başka bir şekilde açıklayayım bunu: Bu ülkedeki siyahların insanlık hak- larını elde edebilmeleri için şiddete başvurmak gerekiyorsa, hiç tereddüt etmeden başvurulmasına taraftarım ben; tıpkı aşırı ayrımcılık yapılmasının sonucu olarak İrlandalıların, Polonyalıların, Yahudilerin yaptığı gibi. Onların durumu neyse, bizimki de odur, öyleyse onların yaptıkları neyse, bizimki de o olmalıdır; bu işin sonu nereye varacaksa varsın, bu şiddetten kim zararlı çıkacaksa çıksın, hiç mesele değil."