Kitap gemide çalışan birinin Kont'un kaptan olmak istemesiyle başlar .Hayatta herşey istediği gibi girdeken Mercedes le evlenmek istediği için hayatı alt üst olur . Çünkü Mercedes'i seven başkası vardır aynı zamanda Mercedes te baskasını seviyor . Olaylar karışır bu kişiler birleşip Kont'ta rakip olur ve onu hücreye tıkar . 14 yıl sonra Kont hücreden çıktığında herşey çoktan değişmiştir. Kont hücrede sevdiği arkadaşı yaşlı amca ölür . Onu çıkaracaklarken onun yerine geçer ve onu okyasuna atarlar . Ada ya kadar yüzerek hayatta kalır . Zekasını kullanarak hayatta kalmıştır . Üstelik çok bilgili olduğu için bir korsan gemisinde işe başlar .Daha sonra herşey yoluna girdiğinde adaya gider . Ona ihanet eden arkadaşları ve rakiplerinin hazineyi sakladığı yeri bulur . Artık zengin biridir . Geçmişin izlerine döner ve herkesi tek tek bulup intikam almaya başlar . En son Mercedes i bulur . Mercedes sevdiğiyle değil onu seven adamla evlenmiş ve eşinin Kont' ta yaptıklarını öğrenince onu terk eder ama Kont' a da dönmez çünkü onun kocaman bir oğlu vardır. Kitap ince bir zeka ve ayrıntıyla yazılmış ancak hazinenin orada yıllarca durması bir amatörce geldi. Galiba onu gömen kişi ölmüştü . Bir solukta okudum yine de . Kont takma isim. Okumanızı tavsiye ederim . Yanlızlığı seven biri olarak insanların hayatta tek başlarına kaldıklarında neler yaptıklarını hep merak etmişimdir . Denizin üstünde aylarca ne yaparlar veya bir ada ya düştüklerinde nasıl hayatta kalırlar gibi gibi . Bu tarz kitaplar okumak hoşuma gider bu yüzden .
Monte Kristo KontuAlexandre Dumas · İskele Yayıncılık · 201725,9bin okunma
Zihninizi görmezsiniz ama bir zihniniz olduğunu bilirsiniz . Ruhunuzu göremezsiniz ama oyunun ruhunun , ressamın ruhunun , müzisyenin ruhunun ve konuşmacının ruhunun gerçek olduğunu bilirsiniz.
İnsan beynin de güçlü olmak için -bir kas gibi- eğitilmeye ihtiyacı vardır.
Zihin haritası da , yaratıcılığınızı, hafızanızı ve düşünme yetinizi geliştirerek beyninizin ‘egzersiz’ yapmasını sağlar.
"Bir zamanlar kendisini oyalayacak bir uğraş bulmak için öylesine umarsızca çabalamıştı ki, bu meşgaleyi bulduğunda çok mutlu oldu. Parmaklarındaki çapraşıklık,kafasındaki çapraşıklığın yerini alarak acısını epey dindirdi ve böylece pratik yaptıkça gelişen el becerisi, kendi kendine zihinsel işkence etme becerisinin yerine geçti."
İki Şehrin Hikayesi
Charles Dickens