Kropotkin'in mevcut durumu yaşayan, hisseden bir asinin gözlemleriyle sözlere döktüğü eseri...
Anarko-komünist fikirlerinin derinlikleri ve temellendirmelerini lafını esirgemeden, tüm sertliğiyle yansıttığını görüyoruz.
Siyaset, din, ekonomi, sağlık, bilim, ahlak... yönünden gözlem ve fikirleriyle beslediği manifesto niteliğindeki çalışması.
Çoğu zaman paragraflarda neredeyse 150 yıl öncesine yazılan şeylerin hâlâ aynı cürette devam edebildiği görüp dehşete kapılmanız olası. İsyanına aynı sertlikte bir isyanla katılmıyor olsam da amacına -kör insanı görmeye, sağırı duymaya, uyuyanı uyanmaya kışkırtmaya- ulaşabildiğini reddedemem.
''Özgürlükler verilmez, alınır.'' derken haksızlık, baskı veya sansür konularında optimistik düşüncelerin nasıl da boş hevesler olduğunu söylemiyor mu? İstemek değil, almak gerek; devletin sana hediye olarak verdiği şeyler değil bunlar, zaten senindi ve o elinden alma, üzerinde hak sahibi olup sana satma cüretini gösterdi. ''Bu durumda ne yapmamız gerekiyor?'' sorusunun cevabını da savunucusu olduğu felsefesiyle veriyor kitapta.
Savunmasını veya eksikliğini görmeniz açısından anarko-komünist felsefeye dair yapabileceğiniz bir okuma niteliğinde.
Bolca çizebileceğiniz veya soru işaretleri, ünlemlerle doldurabileceğiniz cümleleri mevcut.