Bana okumaktan başka çıkar yol bırakmayan insanlar...
Bana yazdığınız senaryodan nefret ediyorum. Bana, kendi kişiliğime uygun rolü oynamaya izin vermeyen eğitim sisteminden nefret ediyorum...
Sahip olduğum daha doğrusu var olduğunu bile bilmediğim kabiliyetimi bile görmezden gelen eğitim anlayışından nefret ediyorum. Beni sadece bir test kağıdıyla değerlendiren sınav sisteminden nefret ediyorum. Test kağıdında sorduğunuz sorulara verebildiğim doğru ya da yanlış sayısına göre benim başarılı veya başarısız, akıllı veya akılsız biri olduğuma dair verdiğiniz kararlarınızdan nefret ediyorum. Yaşadığım her ortamda okuldan aldığım notla degerlendirilmekten nefret ediyorum...
Gelecek için yaptığımız planlar ve duyduğumuz endişeler ya da geçmişe özlem bizi durmaksızın öyle meşgul eder ki mevcut an neredeyse hiçbir zaman hiçbir şeyiyle dikkat çekmez ve ihmal edilir.
Zira nasıl ki balıklar suda, kuşlar havada, köstebek toprağın altında rahatsa, her insan da sadece kendine uygun atmosferde rahat eder; nitekim saray havası da herkes için solunabilir değildir.
Hangi kitabı açtıysam seni okudum yıllardır
Hangi aynaya baktıysam seni gördüm
Gel desen gelemem
Git desen gidemem
Öl desen kanım akmaz
Anladım artık seni sevmek yüce bir şey
Anladım seni sevmek Tanrı'ya yaklaşmak gibi
Yerin, altına indiklerinde, mağaralarının havalandırılması için kuşkusuz azımsanmayacak miktarda kira ödemek zorunda kalacaklar ve reddederlerse eğer, açlıktan sürünecek ya da borç batağında boğulacaklar.
Sonunda yerin üstünde, zevk, konfor ve güzellik yaşayan Sahip-olanlar ile yerin altında, sürekli bir biçim işlerinin koşullarına uyum sağlamakta olan İşçiler