Sıkı adamlar…
Çağa ayak izlerini bırakanlar…
İlk kitabı ve ilk defa okuduğum bir kalem Davut Daşkıran ; kaleminin sade ve anlaşılır olması sohbet havasında olması, okurken samimi bir ortam oluşturuyor.
Boş ve değeri bilinmeden geçirilmiş yılların ardından asıl mümin kimliğimizi ihya etmek için azmedip kolları sıvamak gerektiğini ve daha iyisi varken, yapabileceğimizin daha güzelleri varken seviyesi düşük işlerimizden yüksek seviyeli işlere terfi etme heyecanı ve kararı, bir güneş doğması olduğunu anladım.O güneşin doğumuyla beraber yola çıkışımız geceden kurtulma ve gündüze kavuşmadır.
Oturup düşünebiliriz artık: Dışarıda güneş doğduğu halde bitmiş olması gereken geceler bizim gafletimizle sürüyor olabilir mi ? Neden bu geceler bu kadar uzun sürüyor? Hiçbir gece ebedî değilken biz kendimizi neden karanlıkta hissedelim ve karanlıkta oturalım , haydi harekete geç güneşi görmen yakındır.