Çocuk istismarına sadece üzülmek yetmez, toplumsal bir direnç oluşturmak adına kadın-erkek her yetişkinin MAHREMİYET EĞİTİMİ'ni önemsemesi gerekir.
Mahremiyet eğitimi çocuğu baskılama, kız erkek çocuklarını zorla birbirinden ayırt etme değil, “çocuğa kendi fiziksel sınırları içerisindeki özgürlüğünü hissettirme" eğitimidir. 45 cm bir dairesel alan içine kimsenin “izinsiz” giremeyeceği “fiziksel aura hissini” geliştirme eğitimidir.
Yetişkinler çocukları istediği gibi sevmek isteseler de onlara İZİNSİZ dokunmak, İZİNSİZ öpmek, İZİNSİZ kucağa almak MAHREMİYET EĞİTİMİ için gerekli olan FİZİKSEL AURA hissinin oluşmasına engel davranışlardır. Otobüste, parkta, bahçede, çevrede çocuğa saygınsız davranan yetişkinleri her bir birey uyarmadıkça, mahremiyet eğitiminin önemini anlatmadıkça çocuklar sapkın insanların kurbanı olmaktan kurtulamayacaklar. Henüz kendini koruyabilecek güçte olmayan çoçuğun çevresindeki her bir yetişkin çocuğun auralarının korunmasında kendini sorumlu hissetmelidir. Çocuk eğitimi toplumsal bir duyarlılık işidir.
Sevin çocuklarınızı doyasıya, AMA onun bir birey olduğunu ve izni olmadan hiç bir bireyin kendisine dokunamayacağı bilincini oluşturmak ve saygı duyulan bir birey olduğunu hissettirmek için İZİN ALARAK sevin...