Derry adlı kasabada yaşayanların korkularından beslenen bir canavar ve onunla savaşan yedi çocuğun tüyler ürperten hikayesi. Yatağın altında saklanan canavar bu hikayede gerçeğin ta kendisi. "O" bir palyaço, kurt adam veya bir mumya neyden korkuyorsanız işte o. Derry'de ondan kaçamazsınız.
Stephen King "O" ile bir çok şeye değinmiş bana kalırsa. Din, ırk, cinsel tercihler gibi bir çok ayrımın aslında özgürlükler ülkesi diye anılan Amerikanın derin bir parçasını oluşturduğunu fark ediyorsunuz. Sadece bu da değil, insanların şiddete olan anlamsız eğilimini kitabın her yerinde bir çok farklı şekilde görebilirsiniz. Korkulardan doğan öfkenin nasıl şiddete dönüştüğünü göreceğiniz gibi.
Kitap temel olarak inancın, güç olduğu fikri üzerinde şekilleniyor. Gücün kaynağı inanç ve bu yedi arkadaşın "O" ile savaşırken yanlarında sadece inançları var. Olması mantık dışı görünen herhangi bir şeye duyulan saf bir inancın çocukların gücünün kaynağı olduğu vurgulanıyor.
Kendi adıma kitabın çok sürükleyici ve düşündürücü yanlarının olduğuna inanıyorum. Sadece korkunç bir canavarla savaşan çocukların macerasının anlatıldığını düşünmüyorum. Çok daha derin yanları da var bence. Belki bu yüzden bu kadar çok seviliyordur.