Modernite ihtiras üzerine kuruludur. Dayanağı kendi varlığıdır ve o varlık modern insana, “Önce ben, hep ben,” dedirtir. Müslüman’ın varlığıysa nefes alır verirken bile “Hû” der.
(Sadettin Ökten)
"Müstehaktır" diyerek insaftan vazgeçilmez, Zorda kalınsa bile hayduttan dost seçilmez, Bulutlardan yağacak rahmet gecikse dahi, Vebal akan çeşmeden tek damla su içilmez.
Sanma her sûret-i insânda olan insândır,
Belki hayvanları mahcûb edecek hayvândır.
Zarf-ı insâna bürünmüş nice hayvân var ki,
Âna insân demek insanlığa bir bühtândır.
Sırr-ı Mevlâ‘ya erip, kisve-i abde bürünen,
Yüzü insân, özü Yezdân, sözü hem Kur‘ân‘dır.
Bilmeyen asl-ı vücûdu, bulmayan Mevlâ‘sını,
Sûretâ insân gelir de, sîretâ hayvân gider.
Men “aref” sırrın duyup, Mevlâ‘sına vârın veren,
Hâdim-i insân olan, insân gelir insân gider.
Osman Kemali Efendi
"Hayat, birbirinden ayırdıklarını, kısa bir müddet için tekrar yaklaştırır gibi olsa bile, uzun zaman yan yana bırakmıyordu. Geçen günleri bir daha getirmek mümkün değildi ve sadece hatıralar, iki insanı birbirine bağlayacak kadar kuvvetli değildi.."