Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muhammet Ali Sarıaydın

Muhammet Ali Sarıaydın
@mali_23
𝕌𝕫𝕒𝕜 𝕕𝕚𝕪𝕒𝕣𝕝𝕒𝕣, 𝕖𝕤𝕜𝕚 𝕫𝕒𝕞𝕒𝕟𝕝𝕒𝕣, çı𝕝𝕘ı𝕟 𝕙𝕒𝕪𝕒𝕝𝕝𝕖𝕣...
Paramedik
Gaziantep
Elazığ, 1991
12 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
Tarım Devrimi insanlığın elindeki toplam gıda miktarını kesin olarak arttırdı ancak daha iyi bir beslenme veya daha çok keyifli zaman yaratmadı. Daha ziyade nüfus patlamasına yol açarak şımarık seçkinler yarattı. Ortalama çiftçi ortalama avcı toplayıcıdan daha fazla çalışarak karşılığında daha kötü besinlere sahip oldu. Tarım Devrimi tarihin en büyük aldatmacasıdır.
Sayfa 93 - Tüfek, Mikrop ve Çelik kitabından alıntıKitabı okuyor
Reklam
Bir maymunu, ölümden sonra gideceği maymun cennetindeki sınırsız muzla kandırarak elindeki muzu vermeye asla ikna edemezsiniz.
İnsanlar öbür dünyadaki azap ve muameleden korkmayı bir kere bırakırsa, bu dünyada da asla itaatkâr ve uysal olmazlar. İşte o zaman kurmuş olduğumuz tezgah işlemez, bu varlıklı yaşantımız sürmez olur.
Sayfa 127Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Yaşamın kazandırdığı acı tecrübeler insanlara karşı bir tür nefret ve bezginlik duygusu yaratmıştı onda.”
Sabah yürüyüşlerinde anılar yok olur. Yalnızca günün, gecenin örtüsünü kaldıracağına dair şen bir güvenle dolar içi insanın.
Reklam
Sade bir yaşam için haftada bir gün çalışmak yeterli. Geriye kalan günlerde çalışmak işe yaramaz olanı, nafile olanı, lüks olanı kazanmak içindir ve ömür törpüsüdür.
Eğer yaldızlı kapı kolları olan büyük bir ev istiyorsanız, bunun için senelerce çalışmanız ve hava durumunu ya da gökyüzünün rengini unutmanız gerekir. Böylece kimseye faydası dokunmayacak epey kâr elde edersiniz. Halbuki yalnız sizi soğuktan koruyacak bir çatıya, sadece üç sandalyeye, bir yatağa ve üstünüze sereceğiniz sağlam bir battaniyeye sahip olmak çok para etmez, çok az emek ister.
Zamanın getirdiği boşvermişlikle düşmanlıklar azalıp meseleler kapandığında, son yürüyüşler, akşamüstü kurulan ‘düşler’ başlayacaktır.
Reklam
Yalnızlıklar nasıl muhtelifse, sessizlikler de muhteliftir. İnsan sessizlikte yürür hep. Sokakları, kalabalık yolları, kamusal alanları terk ettiğiniz anda sessizlik her şeyi şeffaflaştırır. Her şey sakin, tetikte ve istirahat halindedir. Dünyanın dırdırı, uğultusu, homurtusu ardınızdadır artık. Yürürken ilkin kulaklarda muazzam bir soluk olarak belli eder kendini sessizlik; bulutları dağıtan ferah bir rüzgar gibi algılarsınız onu.
Sessizlik, ekseriyetle, karşılaştığım insanlardan daha fazla şey öğretiyor bana. H.D. Thoreau
Sadece kitaplar arasında düşünebilenlerden, aklını kitapların dürtüklemesini bekleyenlerden değiliz biz. Bizimkisi açık havada, tercihen yolların bile tefekküre daldığı ıssız dağlarda veya deniz kıyılarında yürüyerek, sekerek, tırmanarak düşünmektir.
Limandan ayrılana kadar yıkanamayacağımızı anlamıştım. Bunun Gero için bir anlamı yoktu. Pis herifin biriydi. Ama ben bir gün yıkanmasam kaşınmaya başlayan saplantılı herifin tekiydim.
Sayfa 53 - CanKitabı okudu
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.