Tilki, Baykuş, Bakire uzun süre önce aldığım ama okumaya yeni fırsat bulduğum bir kitap. Vakti zamanında kapağı ve ismiyle ilgimi çekmişti kendisi ve türüne dair en ufak bir fikrim yoktu alırken. Tilki, Baykuş, Bakire ile birlikte Yaprak Öz'ün kalemiyle de tanışma imkanı yakalamış oldum.
Kitap başladığı andan itibaren sizi olayların akışına dahil ediyor ve karakterlerin sıkıntılarını içinizde hissediyorsunuz. Karakter bir gizemli karşı karşıya kaldığında siz de merakla o gizemi çözmek istiyorsunuz. Hatta benim için bir yandan hiç bitmesin dediğim bir yandan da bir an önce bitsin, çözüme kavuşsun bu sıkıntılar dediğim bir kitap oldu. Bir noktada kitaptaki kilit bir olayı tahmin ettim ve kitabı bir köşeye koyup kendimi sakinleştirmem gerekti.
Kısaca konuyu özetlersek, Begüm, boşanma sonrası kendine kızıyla birlikte yeni bir hayat kurmak istemektedir. Ve hem kızına daha yakın olmak hem de kafa dağıtmak için okul kütüphanesinde işe başlar. Bir gün okula bir veli bazı kitaplar bağışlar ve bunların arasından aileye ait eski mektuplar çıkar. Gizem de bu mektuplarla başlar.
Akıcı ve heyecanın hiç bitmediği ama gerilimin de eksik olmadığı bir kitap okumak isterseniz bu kitaba bir şans vermelisiniz bence. Ben yazarın diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum.