Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.32
Melike
Melike
@meliketaskinn
87 okur puanı
Ekim 2019 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
kendisini sürekli sosyal medyada görüyordum, e-kitaplara bakarken denk geldim ve bu konuda ne yazılabileceğini merak ederek okumaya başladım.
kitabın adından anlaşılabileceği üzere flört etmek anlatılıyor.
Meraklısı okuyabilir.
Bilim insanlarının, tarihçilerin ve genel olarak bir bölümde yüksek bilgi birikimine sahip olan insanların düşüncelerini okumamız, anlamamız gerektiğini düşünüyorum. Celal Şengör de bir şeyleri başarmadan önce onları anlamamız gerektiğini düşünenlerden. Bu söyleşide Celal Şengör'ün hayatını, düşüncelerini ve bazı gerçekleri okuyoruz.
yazarın aforizmalarından oluşan bir kitap. bu tarz düşünce kitaplarındaki bütün aforizmaları, metaforları, düşünceleri beğenebileceğimizi düşünmüyorum. ben de her aforizmayı olmasa da yarısından fazlasını beğendim. kesinlikle okuyun diyeceğim bir kitap olmaz ama ara ara bir kitap açıp, bir şeyler üzerine düşünmek isterseniz ideal.
Okur Takip Önerileri
Yazardan okuduğum ikinci kitap, kısa kısa hikayelerden oluşuyor. Her hikayenin anlatıcısı ve genel tarzı aynı değil. Ortalama bir kitaptı, kitabın yarısından sonraki hikayeleri daha çok beğendim.
DANSA DAVET
"Hikayeye hep şöyle başlayacaklar: 'Umudunu kaybeden bir halkın hikayesi bu!'"
Herkese merhabalar,
Aynı yazarın İntihar Dükkanı kitabını okuyup,beğenmiş biri olarak bu kitabı da uzun zamandır okumak istiyordum. Spoiler vermeden, kitap hakkında bir inceleme yazmaya çalışacağım.
Salgınlar,vebalar gibi birçok bulaşıcı hastalığı
Değersiz Bir Hayat
Aslına bakarsanız anlatılacak çok şey var fakat spoiler vermeden nasıl anlatabilirim bilmiyorum.
Ana karakterimiz Jude'un hayatını başından sonuna kadar okuyoruz.Jude'la,yaşadıklarıyla,arkadaşlarıyla tanışıyoruz.
İçinde neredeyse her duyguyu,olayı barındıran bir kitap.Herkese bu kitabı okumalısın diye tavsiye etmem çünkü içinde tetiklenebileceğiniz çok olay var.
Kitap bana çok şey hissettirdi,hikayesi bana işledi.Umarım bu roman gerçek bir olaydan alınmamıştır diye düşündüm hep.Üzücü bir roman.
İyi okumalar.
Koku
Romanda,18.yüzyılda yaşamış olan Jean-Baptiste Grenouille'un doğumundan ölümüne kadar olan hayatını okuyoruz.
Bazen duyularımızın çok iyi olduğunu düşünürüz.Çok iyi görürüm,kokuları çok iyi alırım ve ayrıştırabilirim deriz.Jean-Baptiste Grenouille'u hepimizden ayıran bir özelliği var.Kokuları çok iyi alıyor ve çok iyi ayrıştıyor.Sadece kokuyu almakla/tanımakla kalmayıp kopyalayabiliyor da.Romanda da Grenoullie'un kokuları kopyalama isteğiyle yaşadığı şeylere tanık oluyoruz.
Kapakta bir katilin hikayesi yazıyor fakat roman polisiye ya da gerilim türünde değil.
Akıcıydı,son kısım hariç beğendim diyebilirim.
İyi okumalar.
Zacharius Usta
"Tanrı'nın dengi olmaya kalkışan,sonsuza kadar lanetlenecektir!".
Zacharius usta yaptığı saatlerle yaşadığı şehrin gururu olan ve ünü diğer ülkelere de yayılan başarılı bir saat ustasıdır. Zamanla elde ettiği başarılardan dolayı kibirlenen Zacharius ustanın yaptığı saatler durur ve hikayemiz başlar.
Ana teması kibir olan hikayede,bilim ve din çatışması da işlenmiş. Jules Verne'nin okuduğum ilk eseriydi. Beğendim.
Gurur Ve Önyargı
Tanıştığımız insanlara bazen önyargıyla bakarız,davranırız.İnsanları yeteri kadar tanımadan onlar hakkında bazı düşüncelere sahip oluruz.Peki Elizabeth Bennet,kibirli ve gururlu olarak tanımladığı Darcy'nin zamanla gerçek kişiliğiyle tanışırsa ne olur?
Bennet ailesi,Mr. and Mrs.Bennet ve onların beş kızından oluşmaktadır.Romanın içinde birçok karakter olsa da roman,ailenin ikinci kızı olan Elizabeth ile Bay Darcy arasında geçmektedir.
Elizabeth ile Darcy bir baloda tanışırlar fakat Elizabeth Darcy ile tanıştığı andan hemen sonra onun hakkında bazı kötü düşüncelere sahip olur.Yeteri kadar tanımadığı halde onun ne kadar kibirli ve gururlu olduğu birini düşünür.Bay Darcy ise Elizabeth gibi alt sınıftan bir aileye sahip ve sade görünümlü olan bir kadına ilgilenmeye,hoşlanmaya tenezzül etmez.
Roman bize önyargılarımızı bıraktığımız zaman insanlar hakkındaki düşüncelerimizin ne kadar değişebileceğini,gururumuz ve önyargımızın bizi ne kadar körleştirdiğini gösteriyor.
Karakterlerin diyaloglarını,tepkilerini,yaşadıklarını okumak benim için çok keyifliydi.Kitap sıkıcı olmayan,sade bir anlatıma sahip.Akıcı olduğunu düşünüyorum.
Arka Kapaktan:
*Fakat ikisinin de farkında olmadığı şey,önyargılarını kenara bıraktıklarında karşılarındakinin aslında beklediklerinden bambaşka kişiler olduğuydu.
İntihar Dükkanı
Bir dükkan düşünün,hayatınızı sonlandırmaya karar verdikten sonra girip alışverip yaptığınız,içinde zehirler,ipler,tıraş bıçakları ya da daha ilginç intihar yöntemi paketleri bulduğunuz.
Tuvache ailesi 5 kişiden oluşan ve intihar dükkanı olan bir aile.Aile üyelerinin hepsi umutsuz,hayattan sıkılmış insanlar,öyle ki mutlu bir şarkı duyunca Tuvache ailesinin en büyük çocuğunun başı ağrıyor.Tuvache ailesi işine o kadar bağlı ki çocuklarına intihar eden popüler insanların isimlerini koymuşlar.
*Biz intihar eden ünlülerin adlarını verdik çocuklarımıza: Van Gogh'un Vincent'ı, Monroe'nun Marilyn'i...
Fakat ailenin son üyesi Alan,diğer aile üyelerinin aksine hayat dolu bir çocuk,ailesi ne kadar kötü şeyler söylese,izletse,gösterse bile her zaman pozitif bir yönünü buluyor.Ne yaparlarsa yapsınlar hiç değişmiyor.
*Biz de aynı, küçük oğlumuzu mutlu edemedik bir türlü ... diyor üzüntü içinde Madam Tuvache. O da her şeyi tozpembe görüyor, düşünebiliyor musunuz?
Böyle bir şey mümkünmüş gibi! Nasıl oldu bilemiyoruz. İnanın onu da öbür ikisi gibi yetiştirdik, gayet güzel depresif tipler, oysa bu her şeyi iyi tarafından alıyor,diyor Lucrece.
Okurken keyif aldığım,akıcı bir kitaptı.
Peki Alan ailesinin durumunu değiştirebilecek mi?
Keyifli okumalar.
Beyoğlu Rapsodisi
Sıra dışı bir geçmiş,sırlar ve sıradan yaşamlar.
Kitapta üç ana karakterimiz var.Selim,Kenan ve Nihat.
Selim'in ağzından bu üç arkadaşın liseden orta yaşa olan yaşamlarını okuyoruz.
Selim aralarından en mantıklı olanı,maddi olarak sıkıntı çekmemiş fakat annesi rahatsız olduğu için yatılı lisede kalmış.
Kenan aralarından -Selim ve Nihat'ın tabiriyle- en hayatını yaşayanı :) Maddi olarak sıkıntısı yok.
Nihat aralarından en şansız olanı,maddi olarak hayatı boyunca sıkıntı çekiyor.
Her şey Kenan'ın ölümsüzlük isteğiyle başlıyor diyebiliriz.Bedensel olarak değil tabi,öldükten sonra hatırlanmak istiyor.Mesleği sigortacılık olsa da fotoğrafçılıkla ilgileniyor ve çeşitli sergiler açıyor.Birçok sergi açmasına rağmen medyadan istediği ilgiyi alamıyor.Hep beraber çarpıcı bir proje düşünürlerken Nihat'ın aklına bir fikir geliyor.Ve olanlar oluyor.
Bence kitap diğer Ahmet Ümit kitapları gibi değildi.Polisiye kısmı sonlara doğru başlıyor ama polisiye dışı anlatım beni sıkmadı.Akıcıydı.
Keyifli okumalar.
Bizimle Başladı Bizimle Bitti
Çoğu kişide görüp merak ettiğim bir kitaptı.
Gayet akıcıydı,1 günde bitirdim.
Kitapta ana karakterimiz Lily'nin hayatına eşlik ediyoruz.
Kitap Lily'nin yaşadığı şey yüzünden bilmediği bir binanın çatısına çıkmasıyla başlıyor.Çatıda Ryle ile tanışması hayatında birçok değişime sebep oluyor.
Lily'nin 15 yaşında yazdığı mektuplar sayesinde eski hayatını da öğreniyoruz,kitabın en önemli karakterlerinden biri olan Atlas'ı da.
Maalesef Lily hem aile içinde hem de kendi oluşturduğu ailesi içinde şiddetle tanışıyor.Şiddete uğrayan insanların neden şiddeti uygulayan kişileri affettiğini,onların hislerini,düşüncelerini anlayabilirsiniz.
Lily'nin verdiği kararlar,duruşu bazen 'neden?' diye sormama sebep olsa bile kitabın bana göre güzel bittiğini söyleyebilirim.
Kitapta şiddet konusunun güzel işlenildiğini düşünüyorum.Şiddete uğrayan kişinin duygularını ve başımıza böyle bir şey gelsin/gelmesin,bu konu hakkında ne düşünmemiz gerektiğini anlıyoruz.
*Alıntı*
"Benim gibi olma Lily. Onun seni sevdiğine inandığını biliyorum ve sevdiğine de eminim ama seni doğru şekilde sevmiyor. Eğer Ryle seni gerçekten sevseydi, senin onu affetmene izin vermezdi. Seni terk etme kararını kendisi alırdı; böylece sana bir daha asla zarar vermeyeceğinden emin olurdu. Bir kadın bu şekilde sevilmeyi hak eder Lily."
Okuduktan sonra yazarın son notunu okumanızı tavsiye ederim.İyi okumalar :)
Vahşetin Çağrısı
Vahşetin Çağrısı kitabında Buck adlı köpeğin serüvenine eşlik ediyoruz.Yeri geldiğinde tebessüm edeceğiniz yeri geldiğinde sinirleneceğiniz ve yeri geldiğinde ağlayacağınız bir kitap olduğunu düşünüyorum.Jack London'ın diğer kitapları gibi gayet akıcıydı.Benliğimize aykırı yerlerde yetişsek-yetiştirilsek- ,benliğimize aykırı davransak bile önünde sonunda özümüze döneceğimizi anlatan güzel bir roman.
Herkese keyifli okumalar dilerim.
