En titiz murakabeyi sürdürmek borcunu üstlenirken... Kendi benliğiniz ile yada popülarist etkilerle geleceği inşa etmek, davranışsal ve düşünsel yaşamınızı kurgulamak sizin elinizde. Kıymetli notlar..
"O ölümü de onun ardından gelecekleri de umursamadan düştü yolunun peşine. Asıl korktuğu şey, dostlarının intikamını alamayarak bir korkak gibi yaşatmaktı."
"Hayır üstadım, bu konuda biraz hassasım." dedi.
"Soru sorma konusunda bazı çekincelerim var. Bana mahşer sorgusunu hatırlatıyor. Sen bir soru sorarsın, o soru başka bir soruyu tetikler. Hareket eden taşın başka bir taşı hareket ettirmesi gibi. Düşün ki bir tepenin üzerinde oturuyorsun. Taş senden uzaklaşır, ama diğer taşları hareket ettirir. Sonra arka bahçede kendi işine gücüne bakan ve senin aklının ucundan bile geçmeyecek olan yaşlı, kendi halinde bir adamın kafasına çarpar. Geride yas tutan ailesi kalır. Hayır, hayır efendim, bu konuda çok katıyım. Bir işte ne kadar tuhaflık varsa o kadar az soru sorarım."
"Ne çok uyuduğunu ve buna rağmen ne çok uyumak istediğini farketti. Halbuki eskiden uyumaktan nefret ederdi. O zamanlar uyku, hayatının kıymetli anlarını çalıyordu. Yirmi dört saatte dört saat uyku dört saatlik hayatının elinden alınması demekti. Nasıl da çok görüyordu uykuyu. Oysa şimdi çok gördüğü şey hayattı artık. Hayat güzel değildi; tatsızdı, acıydı. En vahimi de buydu. Yaşamayı arzu etmeyen bir hayat, sona erme yoluna girmiş demektir. Derinlerde bir yerlerde hissettiği kendini koruma içgüdüsü onu harekete geçirince oradan uzaklaşması gerektiğinin farkına vardı."
"Mariposa'nın ışıkları giderek uzaklaşıp küçülürken Martin, sanki en az bin kilometre ötedeki kara parçasına ulaşmak istermiş gibi güvenle yüzüyordu.
Kendiliğinden ortaya çıkan yaşama içgüdüsüydü bu. Yüzmeyi bıraktı ama su ağız seviyesinin üzerine çıktığı an kolları vücudunu yukarı kaldırmaya yarayacak kesin bir hareketle çırpındı. İşte yaşama arzusu, diye düşündü ve bu fikre dudak büktü. Evet, yaşama arzusu vardı; vardı ama son bir gayretle kendini yok edip varoluşunu sonlandıracak kadar güçlü bir iradesi de vardı."
"Eğer bilmek için kullandığım araç bilinmeye muhtaçsa bildiğimi nerden bilebilirim? Öyleyse ne yapacağım? Bende bütün kainat gibi kainatın deveranınaa bilerek ve isteyerek katılacağım. O zaman bende bir kainat olduğumu anlayabilirim."