çok daha fazla, ah, evet
çok daha fazla, susabilir insan
saatlerce
ölülerin bakışları misali kıpırtısız bakışlarla
bir sigara dumanına dalabilir insan
bir fincanın biçimine ya da
renksiz bir çiçeğe, bir halıya
düşsel bir çizgiye, duvara.
"Kafamı çıkarıp dolaba kilitlesem bir haftalığına
karanlığına boş bir dolabın
omuzlarıma bir çınar diksem kafamın yerine
uyusam gölgesinde bir haftalığına"
Sen nereden bileceksin, demek istedim. En muhtaç durumdakilerin en nefret ettiği şey minnettarlıktır, sırf kendilerini yeniden iyi hissetmek için ilk fırsatta saldırırlar.
"Savaş bana erkeklerin budalaca bir seçimi gibi gelmiştir hep. Ne kazanırlarsa kazansınlar ölmeden önce tadını çıkaracakları bir elin parmakları kadar sene oluyor önlerinde. Keyif sürmeye çalışırken ölüp gitmeleri daha yüksek ihtimal.”