Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rumeysa Dönmez

Bir şey bulmak istiyorsan aramak gibisi yoktur. Aradığında çoğu zaman bir şey bulduğun doğrudur ama bu her zaman peşinde olduğun bir şey değildir.
Reklam
Şimdi bu tuhaf bir şeydir ama yaşanması iyi olan şeylerle, geçirilen güzel şeyler çabucak anlatılır ve dinlenmesi pek keyifli değildir; öte yandan rahatsız, yürek oynatan, hatta dehşet verici şeylerden iyi bir hikaye çıkabilir, her halükarda anlatılmaları uzun sürer.
"Vadilerin kulakları vardır, bazı elflerin ise fazlasıyla şen dilleri. İyi geceler!"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Bir sakıncası yoksa, nereye gittiğini sorabilir miyim?" dedi Thorin, Gandalf'la yan yana giderlerken. "İleri bakmaya," dedi beriki. "Ya seni tam zamanında geriye döndüren neydi?" "Arkaya bakışım," dedi Gandalf.
"Hırsızlık ve yankesicilik alıştırması yapmak için aptalca bir zaman," dedi Bombur, "tek istediğimiz ateş ve yiyecekken!" "Zaten bu dediklerini onlardan dövüşmeden alamazdınız," dedi Gandalf.
Reklam
"Lanet olsun hırsızlığa ve onunla ilgili her şeye! Keşke güzel kovuğumda ateşin başında olsaydım, çaydanlık da şarkı söylemeye yeni başlamış olsaydı!" Bunu son dileyişi olmayacaktı!
"Biraz ışığa ne dersiniz?" dedi Bilbo özür dilercesine. "Biz karanlıktan hoşlanırız," dedi cücelerin hepsi. "Karanlık işlere karanlık gerekir!"
"Doğa kolayca tatmin edilir; gereksinim, icadın anasıdır."
Ama erkeklerin zevk aşırılıklarını ve ölçüsüzlüğünü, dişilerin de gururunu doyurmak için bize gerekli olan şeylerin çoğunu başka ülkelere gönderiyor; karşılık olarak da hastalık, düşkünlük ve çılgınlık tohumları getiriyor, aramızda paylaşıyorduk.
Bazen idareleri altındaki toprak ve halkla yetinmeyen hükümdarların tutkusu, bazen kötü yönetimlerine karşı şikayetlerini haykıran halkı susturmak ya da oyalamak için efendilerini savaşa sürükleyen bakanların ahlak bozuklukları bu sebeplerdendi. İnanç ayrılıkları milyonlarca cana mal olmuştu. Örneğin et mi ekmekti, yoksa ekmek mi etti? Bir meyvenin suyu kan mıydı, şarap mı? Islık çalma, düşkünlük müydü, erdem mi? Bir ağaç parçasını öpmek mi, yoksa ateşe atıp yakmak mı daha iyiydi? Giysi için en uygun renk hangisiydi? Siyah mı, kırmızı mı, gri mi? Giysi uzun mu olmalıydı, kısa mı; dar mı, geniş mi; kirli mi, temiz mi? Daha daha neler... Hiçbir savaş da, inanç ayrılıklarının sebep olduğu boğuşmalar kadar şiddetli, kanlı ve uzun olamazdı.
Reklam
Dilin faydası birbirimizi anlamak ve olup bitenler hakkında bilgi edinmekti. Eğer biri olmayan şeyi söylerse, bu amaçlar ortadan kalkmış olurdu, çünkü o zaman onu anlıyoruz denemezdi; bilgi almaktan çok uzak olduğumuz gibi, bu hal bizi bilgisizlikten de kötü bir duruma sokuyordu, beyaz olan şeyin siyah, uzun olan bir şeyin de kısa olduğuna inandırıyordu.
Bu iğrenç hayvanın tam bir insan şeklinde olduğunu görmekle duyduğum dehşet ve hayreti anlatamam.
"Benim minimini dostum Grildrig, yurdunu övmene doğrusu hayran kaldım; şunu açıkça gösterdin ki, yasalarınızı yapan kimseler bu yoldaki yetkilerini bazen ancak bilgisizlik, tembellik ve ahlaksızlıklarıyla elde ediyorlar; yasalarınız da, çıkar ve yetenekleri bunları bozmak, karıştırmak ve bunlardan sıyrılmak olan kimselerce açıklanıyor, yorumlanıyor ve uygulanıyor; ülkenizde esasında pek kötü olmayan, örgütlenmeye benzer bir şeyler görür gibi oluyorum ama bunların bir kısmının ancak silik bir belirtisi kalmış; ahlak bozuklukları da öteki kısmını lekelemiş, yok etmiş. Bütün söylediklerin, bir görev elde etmek için erdem gerektiğini göstermiyor; hele, yurttaşlarına erdemlerinden ötürü soyluluk verildiğini; rahiplerin, dine bağlılık ve bilgilerine; askerlerin, gördükleri işlere ve yiğitliklerine; yargıçların, doğruluklarına; meclis üyelerinin, yurt sevgilerine, danışmanların da, bilgeliklerine göre yükseldiklerini hiç göremiyorum. Ama, sözlerinden çıkardıklarıma bakılırsa, yurttaşlarının çoğu, doğanın yeryüzünde sürünmelerine katlandığı o küçük, iğrenç haşerelerin muhakkak ki en zararlıları."
Geri124
373 öğeden 361 ile 373 arasındakiler gösteriliyor.