Nüzhet bana güzel bir rüya gördüğünü söylüyor fakat bu rüyayı anlatmıyor.
-Niçin anlatmıyorsun? Anlatılmayacak bir şey mi?
-Sana bir şey anlatmak isterim ama bunu anlatamam.
-Utanılacak bir şey mi?
-Bunu sana söylersem rüyayı anlatmış olurum.
-Rüyada ben var mıyım?
-Güzel rüya dedim ya!
-Anlat kuzum, haydi anlat.
-Anlatırsam belki rüyayı bir daha göremem.
-Bu rüyayı hakikat yapamaz mıyız?
Ağzıma küçük bir tokat vurdu ve şaşkınlığıma güldü.
Milyonlarca halk bedenen, ruhen, fikren ve ahlaken çürüyor da, hiç kimse bu kokuşmuşluğu görmüyor. Herkesin karakteri bozulmuş veya herkes bu yozlaşmışlığa alışmış da bunu doğal bir durum sanıyor sanki. Ama bu böyle mi olmalıdır?
Gücün göstergesi ve anadili olan para, kontrolcü anne-babaların da demirbaş aletidir. Birçok toksik anne-baba, maddi imkanlarını kullanarak çocuklarını kendilerine bağımlı hale getirirler.