Cihad Tan
@nattahic
In the end we only regret the chances we did not take...
Eskişehir
47 okur puanı
Mart 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Ölümden sonra yaşamayı istemek, kendini güç bir imtihana sormaktır...
Gölge, o bize her defasında hakikati şekilde, insanı vücudunda aramayı öğretmek isteyen bir tanrı gibidir,.
Cebinde hep bir not defteri ve kalem bulundur. Şeytanın kulağına ne zaman ne fısıldayacağı hiç belli olmaz.
Okur Takip Önerileri
İsteseler canımı vereceğim çoğu insanı hayatımdan çıkardım. Çünkü yokluklarına üzülmek, yaptıklarına üzülmekten daha kolay...
Sabahattin Ali
Neticede en yüksek olan, en yüksek olanı anlamak değil, onu yapmaktır.
Can Yücel
Ne hesabını veremeyeceğim bir günüm oldu ne de vicdanımı lekeleyen bir geçmişim....
Ne hissettiysem onu söyledim, onu yaşadım.
Yaşadığım bir tek andan bile pişmanlık duymadım.
Asla keşkelerim olmadı.
Hiçbir zaman kendimle vicdan mahkemesi yapmak zorunda kalmadım.
Karşıma bazen gerçek yüzler, bazen sahteler çıktı ama olsun ben yine sadece hislerimle yaşadım.
Asla sevmediğim birine seni seviyorum demedim, ya da asla birini severken karşılığını beklemedim.
Dostluğuma değer biçmedim, sevgime ise hiçbir zaman sınır çizmedim.
Sevdiysem sonuna kadar gittim,bitirdiysem öldürse de hasreti geriye dönmedim.
Bazen çok kırıldım, bazen belki de kırdım.
Ama hata insana mahsustur dedim. Affettim, af diledim.
Kimileri birden fazla kırdılar kalbimi ama ben onları yine de affettim.
Onlar belki beni saflıkla yargıladılar.Belki de içten içe sinsice güldüler.
Ama asıl unuttukları şuydu. Ben aldanmadım.
Aldanan her zaman kendileri oldular ama bunu anlayamadılar.
Bir insan kaybının ne olduğu bilemedikleri için...
Kaybetmek onlar için bir alışkanlık haline geldiği için...
Oysa ben hiç insan kaybetmedim.
Sadece zamanı geldiğinde vazgeçmeyi bildim o kadar.
Bir şeyi ezbere bilmek, insanın bir şey bildiğini değil, bir şeyi belleğinde tutabildiğini gösterir...
Mutluluk; düşündüğün, söylediğin ve eylediğinin uyum içinde olmasıdır.
Gandhi
“Kaybedenler, kendi kendini yetiştirmiş kişiler gibi, kazananlara oranla çok daha geniş bir bilgi ağına sahiptirler; kazanmak istiyorsan tek bir şey bilmen, her şeyi bilmekle zaman yitirmemen gerekir. Derin bilginin hazzı kaybedenlere özgüdür" Umberto Eco
Yalnızlık, kişinin sahip olduğu kitap sayısı ile ölçülebilen, tercih edilmiş bir “uzak durma” faaliyetidir.
Mükemmel olmaktan sakın korkma, asla olamayacaksın. Salvador Dali
Gençken bağ kurabileceğin bir çok insan olacak sanıyorsun. Sonra bunun hayatta bir kaç kez olduğunu anlıyorsun.
Ağır Ölüm...
Ağır ağır ölür alışkanlığının kölesi olanlar,
her gün aynı yoldan yürüyenler,
yürüyüş biçimini hiç değiştirmeyenler,
giysilerinin rengini değiştirmeye yeltenmeyenler,
tanımadıklarıyla konuşmayanlar.
Ağır ağır ölür tutkudan ve duygulanımdan kaçanlar,
beyaz üzerinde siyahı tercih edenler,
Ağır ağır ölür işlerinde ve
Kültür ve zevk, zaman ile edinilir. Para ile sadece tüketilirler.
Mahalle maçlanndan kalma bir çocukluk lafıydı: Ben tekim, siz hepinizsiniz." Hayat bize tek olmayi o zamanlar öğretmeye başladı aslında ama anlamadik biz. Sonra sonra baktık, biz gerçekten tekiz ve siz hepinizsiniz. Herkes tek olmayı seçemedi tabii. Bazıları hayatına birini, bazıları birilerini kattı. Tek olmak zordu. Tek olmak artistlikti. Öyle kolay iş değildi. Özetle göt isterdi tek olmak ve ben hep tektim. Sen varken de tek yokken de tek. Öyle mahalle maçına benzemiyordu hayat ama tek olmak çok havalıydı ve havalı çocuklardık biz. O yüzden ben tekim, siz hepinizsiniz.
Mutsuzum diyemem ama gittikçe yalnızlaşıyorum ve bunu kimse bilmiyor. Arkadaşlarımın arasındayken bile böyleyim; ortam ve içkiler harika, sohbetler hararetli, benimse yüzümde boş bir gülümseme, orada hiçbir sebep bulunmamasına rağmen dikkatimi konuşulanlara veremiyorum. Onemli bir buluşmam olduğunu söyleyip ayrılıyorum.
Mayakovski ye göre İnsan hayatının en hüzünlü anı “Mevsimine kapıldığın kişinin bahçesinde senin açabilecek bir çiçek olmadığının” farkına vardığın anmış...
Bilirsin, dünya ilk adımı karşıdan bekleyen yalnız insanlarla dolu.
Bir gün her şey yoluna girerse , umarım halen hevesim ve isteğim kalmış olur.
Çok karışığım. Bir yanım olabildiğince huzursuz ve yorgun. Bir yanım mucizelere ve düşlerin gerçek olabileceğine halen inanıyor ve heyecanını koruyor. Bu iki yan arasında ben, eziliyorum.
Umutlarımıza göre söz verir ve korkularımıza göre hareket ederiz.
Binlerce yıllık uygarlığın ardından insanoğlu hâlâ sevmeyi öğrenemedi.