...aynı anda hem dalga hem parçacıktır.burada dalga ile kastedilen şey üç boyutlu gerçek dalgalar değil olasılık dalgalarıdır.varlığın dalga ya da parçacık olarak tanımlanan bu iki şeklinin her biri diğerinde olmayan bilgiyi içerir.beynin sağ ve sol yarım kürelerinde ya da çin felsefesindeki yin yang olgusunda olduğu gibi.bu şekillerin hiçbiri tek başına kendi içinde tamamlanmış değildir ve bu ikisi ancak birlikte bize bir gerçeklik tablosu çizebilir. ancak böyle bir durum ikisine birden aynı anda ve net bir biçimde bakamayacağımız anlamına gelir ki bu da heisenbergin tanımladığı belirsizlik ilkesinin özüdür.kuantum mekaniğin temelini oluşturan heisenberg ilkesi evrenin yapısının indeterministik yani önceden belirlenemez olmasını tanımlar.bir parçacığın hızıyla yerini aynı anda saptayamayız.hızını bilirsek yeri belirsiz kalır yerini bilirsek de hızı.dalga ya da parçacık değerini tek tek ölçmeye çalıştığımızda buna bu ikilinin ortak değeri nedeniyle ulaşmanın mümkün olamaması hiçbir şeyin sabit ya da tam anlamıyla ölçülebilir olmadığı gerçeğinin ifadesidir
“Zaten bütün yaratıklar görselerdi, duysalardı savaşı, bütün yaratıklar duyabilselerdi savaş çığlıklarını bu dünyada savaş olamazdı. Savaşın iğrençliği bilinmeyen bir şeydir de... Savaşın kötülüğü saklanan bir şeydir de, yaratıklar onun için kabul edebiliyorlar savaşı.”
İstatistiksel analizler de bir çocuğun finansal başarısında en büyük etkenin IQ düzeyi, sosyal sınıfı veya ailesinin durumu değil, oto kontrolü olduğunu ortaya koyuyor.
Bir kişi dünyadaki en iyi eğitime, keskin ve analitik bir zihne sahip ve harika fikirler üreten tükenmez bir kaynakla donanmış olsa bile, duygusal zekâdan yoksunsa büyük bir lider olamaz.
Öyle bir kuştur ki karga, inatçıdır, kararlıdır, sadece kendini düşünmez. Sahip çıkar kendinden olana, yaşadığı topluluğa ihanet etmez. Gerekirse feda eder kendini diğerleri için.