Niksimiksi
@niksimiksi
Kendi kurgu aleminde gerçek olmayan insanlarla yaşıyor
Eczacılık
Üniversite
2001
205 okur puanı
Ağustos 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Vampir kitaplarının şahıymış gerçekten de!!!
Kardeşime almıştım ve çok merak ettiğim için kendimi bir anda okurken buldum. En kısa zamanda orijinal hâlini almak istiyorum. Çünkü çocuk kitabında bile tüylerim ürpermişken 500 sayfayı okurken neler hissederim düşünemiyorum.
Aşırı güzel ve gerçekçi işlenmişti. Bu vampir temasında bugüne kadar okuduğum en güzel kitaptı. 
Carmilla kitabı bh alanda ilk kitap olsa da ondan istediğim verimi alamamıştım. Vampirler hakkında bir bilgi, korku ögeleri okumak isterdim ama Carmilla bunu bana verememişti. Dracula ise sadece çocuk kitabında bile bunu başardı. 150 sayfada bunu hissettirdiyse gerçekten uzun hâlini okumam gerektiğini hissediyorum.
Dracula ağzından da bölümler okumak isterdim. Bir vampir nasıl hisseder, nasıl yaşar bunları keşke Dracula ağzından öğrenseydik. Onun dışında kitabı çok sevdim. Uzun hâlini okuduğumda daha detaylı bir inceleme paylaşacağım için burada kesiyorum.
İyi okumalar.
Okur Takip Önerileri
7/10 veriyorum. Bunun nedeni yazım dili. Halk konuşmasının direkt kitaplara yansımasını sevmiyorum. "Görmüyor" yerine "Görmoor" şeklinde bir yazım vardı. Bu beni çok yoruyor. Karakterler Karagöz Hacivat okuyorum gibi hissettirdi. Bir türlü içine giremedim ama mesajları ve eleştirileri gayet yerindeydi. Özellikle sonu beni çok tatmin etti. Okurken en zevk aldığım kısmı sonu oldu.
Hüseyin Rahmi'nin dönemine olan bu eleştirilerini okumayı çok seviyorum 
Meyhanede Hanımlar kitabında da aynı eleştirileri görüyoruz. Diğer kitaplarını da okumayı çok istiyorum.
Gerilim kitabı aşığı olarak bu kitap olmuş diyorum!
Kitapta mükemmel bir ilişki okuyoruz. Gerçekten daha mükemmel olamazdı. Çünkü bireylerin her ikisi de birbirinin kopyası. Olaylar hakkında ne desem spoiler olur o yüzden okuyun, demek istediğimi anlayacaksınız.
Sakın Yalan Söyleme, diyerek başladığımız kitapta beklemediğimiz kişilerin bile yalan söylediğini görüyoruz. Gerçi bir şeyleri saklamak ne kadar yalan sayılır, tartışılmalı.
Ben bu yazarın anlatım dilini, olayları kurgulayışını, gizemi ve gerilimi sonuna kadar yaşatmasını çok seviyorum. Kitabın ilk 30 sayfasında kar fırtınasında evde mahsur kalan çiftimizi okurken yaşadığım yerde de kar fırtınası olması o atmosferi hissetmemi daha da çok sağladı. Zaten gerildiğim için bırakıp gündüz okumaya karar verdim.
Bir gerilim kitabından isteyeceğiniz şeyleri bence size veriyor. Ters köşe kısmında bir tık gözlerimi devirsem de kurgusu çok güzeldi. Fredia ne yazsa okurum kıvamına geldim sanırım. 
Hizmetçi 
Hizmetçinin Sırrı kitaplarına da göz gezdirmenizi öneririm.
BİR SALOME KLASİĞİ
Uyku tutmayınca elime alıp tek solukta bitirdiğim bir kitap oldu.
Salome'dan okuduğum ikinci kitap. Feminizmi çok güzel işleyen bir yazar olduğunu düşünüyorum. Bu kitapta da 16 yaşındaki bir kızın, gemi yolculuğu boyunca kendini bulmasını, keşfetmesini okuyoruz. Oldukça yaş farkı olan bir aşk hikayesi de üstü kapalı bir şekilde anlatılıyor ama kitapta anlatılan şeyin aşk değil de hayranlık olduğunu düşünüyorum.
Bu kitabında, okuduğum diğer kitabı olan 
Arayışlar 'dan farklı olarak ciddi bir doğa betimlemesi var. Okurken kendinizi o geminin içinde hissediyor olsanız da ben bu tür betimlemelerin sık kullanıldığında okuyucuyu kitaptan kopardığını düşünüyorum. Volga, bu betimlemeler yüzünden daha yüzeysel okuduğum bir kitap oldu. Arayışlar kitabı kadar sevmesem de zihinsel olarak beni rahatlatan, içimi ısıtan bir hikaye okudum.
Bu kitapla bir kez daha anladım ki 
Lou Andreas-Salomé okumaya devam edeceğim.
