Makul arzuları ve beklentileri dile getiriyordu, istikrarlı, mazbut bir iş, aç açık kalmamak, yatağında ölmek ve sınırları: dünyaları istemek, ayağını yorganına göre uzatmak, elindekiyle mutlu olmak, yola çıkmaktan ve bilinmeyenden ürkmek, zira evinden hiç ayrılmazsan bütün şehirler dünyanın bir ucu gibi gelir gurur ve incinmişlik, taşralıyız diye aptal değiliz ya.