Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahmet Can Balkır

Ahmet Can Balkır
@nippon7
İstanbul
1985
9 okur puanı
Ağustos 2021 tarihinde katıldı
Sorular, cevaplar, yalnızca birbirini anlayabilen insanların gülebildiği ortaklıklar derken sohbet koyulaştı.
Sayfa 34
Reklam
Üstelik solcular iyiydi. Yokluğu, yoksulluğu paylaşmayı iyi beceriyorlar, yok'u, yok denecek kadar az'a çoğaltmayı biliyorlardı.
Sayfa 27
Gerçek korku, neyden korktuğunu bilmeden korkmaya galip gelmişti.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yaşlısın, bilge olmak zorundasın. Bilgeliğin tek koşulu var: Dünü yarında yaşayacaksın ama dünü yarına taşımayacaksın.
Cehalet kendisini vahşice kurur ve eğitimsizlik, benim de çok iyi bildiğim gibi, şirret olabilir.
Sayfa 215
Reklam
Çok perişan durumdaydım ama yine de hayatımda olmadığım kadar korkusuzdum. Umursamazdım. Ölmek gibi bir şeydi. Ölürken insanın herhangi bir konuda endişe duyması çok aptalca olur herhalde.
Sayfa 201
Ama isyankar bir ruhla değil. İsyan insanın ruhunda olmalı. Benim işim kabullenmek. Rıza dolu bir ruhu barındırmak. Yetişirken bunu öğrendim ben. Bunu kabul ettim. Dünyayı değiştirmemeyi. Sadece ruhta bir değişim. Öyle olsun ki dünyada bir değişim olabilsin. Dünyada hakkıyla bir değişim olabilsin.
Sayfa 158
"Hiçbir şeyi dışından değiştiremezsin. Uzakta durmakla, olanları tepeden seyretmekle, genel hatlarını almakla sadece deseni görürsün. Yanlış olanı, eksik olanı. Tamir etmek istersin. Ama yamayamazsın. İçinde olman gerek, onu dokuman. Dokumanın bir parçası olman gerek."
Sayfa 152
Ama sayılamayacak kadar çok kral, imparator, icat, milyonlarca ülkede, monarşilerde, demokrasilerde, oligarşilerde, anarşilerde, kargaşa ve düzen çağlarında yaşamış olan milyarlarca can, hepsi birbirinden farklı tanrı aileleri, sayısız savaş ve barış zamanları, surekli keşifler ve unutmalar, sayısız dehşet ve zafer, eksilmeyen yeniliğin sonsuz tekrarı yaşanmıştı. Bir nehrin akışını, herhangi bir anında, sonra bir an sonra, sonra bir an sonra, sonra bir an sonra, sonra bir an sonra tanımlamanın ne faydası vardı? İnsan yorulurdu. İnsan: Büyük bir nehir var, bu topraklar içinden akar ve biz buna Tarih ismini verdik, demeli.
Sayfa 121
Reklam
"Bugüne kadar tanıdığım sahip olmayan veya sahibi olmayan tek insansın. Hürriyet budur işte. Hürriyet budur."
Sayfa 73
"Senin ruhuna budalaca dalıyorum, seni istila ediyorum - Ne kadar uzlaşmacı, ne kadar titiz olursak olalım biz de istilacıyız..."
Sayfa 102
Sessizlik içinde yaşamak kolay, diye düşündü kadın; esas ben bu seslerle birlikte yaşayamazdım.
Sayfa 35 - Metis
Bizim bütün bildiğimiz dövüşmek. İçimizden birinin yaşımı boyunca becerebildiği tek barış, savaşın devam ettiğini inkar etmek sadece; gölgenin gölgesi, çifte inançsızlık.
Her zaman ama her zaman, genç adamlar yaşlı adamların öldürmelerini söyledikleri kişileri öldürmek için can atıyorlardı; bunlar ister birbirleri olsun, ister kadınlar, ister yaşlı insanlar, isterse de çocuklar. Her zaman için Barış, Özgürlük, Adalet ve Tanrı adına yapılması gereken bir savaş vardı.
Metis
53 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.