bana şair dediler
- ne acımasız iftira!
öğütülmüş bir nehir yağdı şehre yağmur sandılar
- ne büyük yanılgı!
bir kurbağayı öpmenin yolları vardır halbuki
ve yangından kurtarılacak ilk şey sudur
ve eğer tanrı yalnız ise bu kendi sorunudur
Ardı sıra serilmiş ufkuma
Dünden kalan hüzün taşan vakitler
Mutlu etmeye yetmedi beni
Çarşılar ve kadınlar
Suskunum
Seni tutabilecek kadar serpilmedi dallarım
Gözlerini yakalayamadı ufuk çizgim
Kulağına nağmeler dizemedim üzgünüm
Mısralarım dudaklarında yuvarlanacak kadar güzel değildi
Ve yalnızca Azrail'e layıktı tenin
Anladım..
Bir yıldız kayıyor kayıyor kayıyor
Bir dal uzuyor uzuyor
Bir gül kanıyor bir seher vaktinde
Yanıyor bir ateş için için İçimde içimin de içinde
Bir ezgi dönüyor dönüyor dönüyor
Bir ney eriyor dudaklarımda
Aşkın bir adı da yorulmamaktır.