Eşlerine Göre Ediplerimiz kitabını yıllar önce kütüphaneden alıp okumuştum, tekrar okumak istedim ama maalesef ki kitabın basımı bittiği için kitabı hiçbir yerde bulamadım ve nadirkitap sitesinde ikinci el kitaba denk gelince aldım. Beni en çok üzen şey ise 15 tl'lik kitabı 90 liraya almak oldu.
Ama o paraya rağmen, kitap kitaplığımda yer
Gözlerim müsaade etse bir solukta bitirmelik bir kitaptı doğrusu. Uzun zaman sonra akıcı ve sonunu merakla beklediğim bunun gibi bir kitaba denk gelmediğim için 3 kitaplık yarım bırakma serim an itibariyle sona ermiş bulunuyor
Bir köy düşünün.. Kızları güzel mi güzel, ama yoksul bir köy.. Bu kızlara civar köylerden varlıklı bey amcalar, dedeler, anlayacağınız yaşı geçkinler bile talip oluyor; kızlar da daha 13 ünde 14 ünde. Anaları istemese de, sonunda razı oluyor ve babalarının zoruyla bu kızlar gelin oluyor.. Amaaa....Bu kızlar da rahat durur mu, bir kısmı kendini asıyor son çare olarak. İşte bu romanda, bu köydeki kızların köyün bilgesinin de yönlendirmesiyle kaderlerine bir başkaldırışın hikayesi var..Bundan sonra everelecek kızların sonu da böyle olmasın diye yapılan planlar, kaçma-kovalamacalar, oldukça heyecanlıydı doğrusu. Filmi de olur, dizisi de..O derece yani :)
Okuduğum 2. kitabı Fakir Bayburt'un. Dili akıcı ve doğal. Fırsatım olursa yine okumak isterim, sizlere de tavsiyemdir, okuyun Dürü kızın hikayesini ;)
KIZIL ÇENGİ
OSMAN BALCIGİL
471 SAYFA
"Efsaneler yaşar bir toplumda, kolay ölmez… Bizimki gibi unutkan, nankör toplumlarda bile kolay ölmez…”
"Bütün Türkiye'nin CAHİDE'SİYDİ...
On üç yaşında adımını attığı Darülbedayi'de rakiplerini geride bırakmayı, ilk ve biricik primadonna olmayı becerdi.
Çok az sayıda oyuncuya
Evet..Bir miktar spoiler içerir!
Yazarıyla ilk kez tanıştığım ödüllü bir kitap.. üzerinde kitabın kahramanına ve içeriğe dair kısa bir bilginin olduğu ayraçta yazdığı kadarıyla, kitap hakkındaki tek fikrim Türkçe'nin tadına doya oya okuyup, Orhan'ın hikayesini çok seveceğimdi..
Evet sevdimm.. Bitirim delikanlı diyemeyeceğim, 30 lu yaşların başındaki müzmin bekar Cihangir'li, avukatlığın kenarından dönmüş, kendi deyimiyle bu adalet düzenine ayak uyduramadığından cüppesini duvara asıp müzmin işsizliği iş edinmiş, ablası ve arada sırada kendilerini ziyarete gelip gitmek bilmeyen hu'lara karışmış yaşlı halasıyla yaşayan Orhan.. Sevilmeyecek gibi değildi hikayesi.. Onu feysbuktan bulan Aslı da onu sevdi, Orhan şaştı hatta bu duruma:) Evlendiler.. Ama Aslı'nın başında geçmişten bugünlere taşınan bir bela vardı.. Bir tiyatro.. Aslı'nın rahmetli babası Kerim bir tiyatroya ortaktı ve şimdi o araziye avm yapmak istiyorlardı. Kerim beyin vasiyeti asla satılmaması üzerineydi ve Aslı'nın peşine düştüler imza almak için..İşte bu hengamede bizim çulsuz Orhan, miktarın büyüklüğü ile aşkının büyüklüğü arasında gelip gitti bir süre.. Ve fazla uzatmayayım sonunda sizce aşk mı paramı kazandı acaba?, okuyun görün diyorum.
Türkçesi gerçekten tam da halk dilinde ve gülümseten cümlelerle dolu bir kitaptı.. Keyifle okunası, az buçuk macera, az buçuk aşklı meşkli bir kitap.. Tavsiye ederim yani;)
SibopBaşar Başarır · Can Yayınları · 2017254 okunma