Ebru Keser
@peramarquez
nosce te ipsum.
@ebrulicekitaplar
MEB/Sınıf öğretmeni
Mersin
225 okur puanı
Kasım 2020 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Sevelim ya da sevmeyelim, büyük maymunlar adı verilen gürültücü ve büyük bir grubun üyesiyiz.
"Olmak" ilkesinde ise mutluluk sevgide, paylaşmada ve vermededir.
Eğer insan yalnızca "sahip olduğu" şeylerden ibaretse, onları yitirdiğinde kendini de yitirecek, kim olduğunu bilemeyecektir.
Okur Takip Önerileri
Hep tatminsiz bir çırpınış içinde bocalayan modern tüketiciler, kendilerini şu formülle ifade etmek durumunda kalırlar: "Ben sahip olduğum ve tükettiğim şeyler dışında bir hiçim. "
Sayfa 49Kitabı okudu
Sahip olmak ya da olmak. İşte bütün mesele bu!
İnsanların çoğu, açgözlülük ve sahip olma ihtirasının kendi gerçek isteklerine kulak verme konusunda onları nasıl engellediğinin farkında bile değildir.
Sammasati/ Doğru farkındalık
Yarın sabah yürüyüşe gittiğinizde yürümekten keyif alın; ağaçlardaki kuşlardan, güneşin ışıklarından, bulutlardan, rüzgardan. Keyif alın ve aynı zamanda bir ayna olduğunuzu hatırlamaya devam edin; siz bulutları, ağaçları, kuşları ve insanları yansıtıyorsunuz.
Sayfa 14 - OmegaKitabı okuyor
Güzin Ablası kitaplar olan bir kızdım,
İçim sıkılmasa o kadar
Tek bir satır bile okumazdım.
Sayfa 17 - MetisKitabı okudu
Ama yazgısını yaldızlı çokomel kağıtları gibi,
Tırnaklarıyla düzeltemiyor insan.
MetisKitabı okudu
Yemin ederim size baylar, fazla bilinçli olmak bir hastalıktır. Gerçek, tam bir hastalıktır. Sıradan bir bilinç, insanın yaşamı için fazlasıyla yeterlidir.
Sayfa 15Kitabı okudu
İnsanlar kendilerini rahat hissettiklerinde ya da anlaştıklarında birbirlerine doğru eğilir. Bu yansıtma davranışı (isopraxis) bebekliğimizden itibaren görülmektedir.
Sayfa 121Kitabı okudu
İnsanoğlunun evrimi açısından kritik önemde olmalarından dolayı, ayaklarımız ve bacaklarımız bedenimizin en dürüst parçalarıdır.
"Sürüyü kendinden uzakta tutmak istiyorsan, delinin teki gibi davranmalısın."
Sayfa 118Kitabı okudu
Özetle; yaşamak, düşünmek ve davranış gösterebilmek için hikayelere ihtiyacımız var.
Her zaman olduğu gibi kendi görüşünüzü yahut deneyiminizi bir görüşün, ideolojinin sınırları içinde formüle dökmeye başladığınızda mecburen ve kaçınılmaz olarak gerçeklikten bir kopuş ve önemli bir hata payı da birlikte ortaya çıkar.