buse su
@pieriadan
istanbul
2002
9 okur puanı
Ocak 2024 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Sokaklarda her gün terõrizmin propagandası yaptırılır. Batı'nın maşalarının dağdan verdiği emirle ortalığı yakıp yıkarlar, kendi insanlarını açlığa, yokluğa, ölüme mahkum ederler. Ve birileri buna "Demokratik açılım" der!...
Sayfa 146Kitabı okudu
Atatürk'ün ölümünden sonra Türk-Afgan ilişkileri eski sıcaklığını kaybetti. Türkiye Batı'ya meyletmişti. Amerikalı danışmanlardan feyz alıyordu. Onlar doğuyla olan ilişkilerimiziden kopmamızı tavsiye ediyordu! O kopuş işte bugünleri getirdi... Batı'nın ileri karakolu olarak tanımlanan Türkiye! Artık eski müttefiklerinden çok uzakta Batı'nın yanındaydı. Doğuya Batı'nın gözlüğüyle bakmaktaydı. Mehmet Ali Dağpınar ve diğer görevliler yavaş yavaş Türkiye'ye döndüler. Afganistan bir başına bırakıldı.
Sayfa 121Kitabı okudu
Türkiye'nin önüne konan havuç, Avrupa Birliği üyeliği. Bu sayede Batı, demokrasi adına bõlücülük, insan hakları adına gericilik, dinlerarası diyalog adına misyonerlik, çevrecilik adına suyumuzu ele geçirme operasyonları yapıyor.
Sayfa 89Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Amerika, NATO şemsiyesi altına giren ülkelere önce dini eğitim konusunda baskı yapmaya başladı. Din, sosyalizme karşı en iyi kalkandı. Avrupa'da büyük tartışmalara yol açsa da ilkokullara din dersi zorla konuldu. Amerika laik bir Avrupa istemiyordu.
Sayfa 43Kitabı okudu
Biz doğumuzda olan biteni bilmeyiz. Basın yayın organları Batı'ya endekslidir. Ama doğuda önemli gelişmeler var hem de dünyanın düzensizliğine çare olacak kadar büyük gelişmeler bunlar. İyi geceler efendim... ve iyi sabahlar!
Sayfa 31Kitabı okudu
Batı, Türk milletinden boşuna nefret etmiyor... Tarihin çeşitli dönemlerinde tüm planlarını defalarca alt üst eden başka bir millet yok ve görülüyor ki, bundan böyle de sürprizler devam edecek..
Sayfa 14Kitabı okudu
Afganistan'dan sonra sıranın önce İran, Irak ve sonra da Suriye'ye gelmesi gerektiğini iddia etti. "Terörizme karşı savaş" diyordu, "dünyadaki en tehlikeli terörist rejim olan Bağdat yönetimini yıktığımızda bitecek."
Sayfa 61Kitabı okudu
Mektup ayrıca Bush'a, "İsrail'in, Amerika'nın uluslararası terörizme karşı verdiği mücadelede her zaman en sadık müttefiki olduğu ve olacağı" da hatırlatıldı.
Sayfa 60Kitabı okudu
Benim hayatıma yön veren, gökkubbe ile çatlamış toprak arasındaki insanların dramıdır. Onları tabiatın zulmünden kurtarmak için bir şey yapabilir miyim?
Sayfa 18Kitabı yarım bıraktı
...o dönemde ülkenin iktisaden bütünleşmiş olmaktan uzak halinin yine veciz bir özetini yapacak: "Anadolu, kendi içine kapalı birçok Türkiye'den ibaretti."
Sayfa 16Kitabı yarım bıraktı
Ama ne var ki, ihtilaller, daima daha alt kademelerden gelirler. Güçlü olan, onun bayrağını açanın rütbesi değil, ihtilalin yarattığı havadır.
Sayfa 422Kitabı okudu
Cemal Gürsel'in mektubunda sıralandığı gibi birikirse, toplum hasta demektir. Yani bir toplumda eğer din simsarlığı yapılırsa, coplu, silahlı kuvvetle üniversitelere saldırılırsa, meydanlarda hak ve hürriyet için gösteri yapan gençlere çullanılır ve bu meydanlardan taşan çığlıklar yeri göğü çınlatırsa, hulasa toplumun ruhunda gelişen çağdaş ve ileriye müteveccih hamleler zorla, baskıyla bastırılır zannedilirse, suiistimaller alır yürür, hatta suiistimal, bir nizam-ı alem haline gelirse ve fazla olarak da bir iktidar, tıpkı bu mektubun yazıldığı zamanki iktidar gibi:
- Ben'im, başkası yok!
derse, o zaman ve o ülkede Gürsel'in bu mektubunu, her gün vatandaşa yaymak, her gün bu nasihatlere ihtiyacı olanlara duyurmak, galiba bir toplum vazifesi halini alır.
Sayfa 394Kitabı okudu
Yalnız şu kadarını söyleyeceğim ki, bu türeyen teşekküllerin ve yürütülen işlerin yarın bütün bedelini, yalnız memleketin sükûnu değil, bizzat bu çatılar altında vakit öldüren gençler ödeyeceklerdir. Çünkü üniversite, hele bizim gibi az gelişmiş ülkelerde, ticaret işi değil, gene en iyisi devlet işi olmalıdır. Çünkü tüccar kar gayesiyle çalışır. Devlet ise, ne kadar oligarşiye de kaysa, nihayet devlettir.
Sayfa 335Kitabı okudu
Türkiye, bir yorgun topraklar ülkesidir. Bu topraklar, en bereketli sanılan yerlerde bile yorgundur. Çünkü onlar, tarih öncesinden beri çiğnenir. Tarih öncesinden beri emilir, yıpratılır.
Sayfa 211Kitabı okudu