Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Selin
Selin
@prettypenumbra
“Dünyayı yöneten, kalem, mürekkep ve kağıttır.”
- Jonathan Swift
• Psychology 1/4
3 Şubat
145 okur puanı
Ağustos 2019 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Serinin Diğer Kitaplarının Yanında Sönük Kalmıştı.
Kitap Ay Günlüğü Serisi’nin yan kitabıydı. Serinin aslına göre fazlasıyla sönük kalmıştı. Anlatım da seriye kıyasla akıcı değildi. Yazım, noktalama ve anlatım hatası yoktu. Ama en büyük sıkıntısı kitabın bölümlere ayrılmamasıydı.
Bu kitapta çoğumuzun bildiği üzere Levana’nın önceki hayatını okuyoruz. Anlam veremediğim tek şey bu kitapta Levana çok aptalca davranıyordu. Ama serinin aslında öyle bir karakter hiç değil. Burada aynı zamanda fazlasıyla eziliyordu. Serinin aslında okuduğumuz Levana ile bu Levana arasında dağlar kadar fark var.
Levana çok da kötü şeyler yaşamamıştı. Tamam, yaşadıkları kötüydü ama bunları yaşatan kişiden intikam almak yerine kendisiyle baş edemeyenlere bulaşmıştı. Bu da Levana’ya olan sevgimi azalttı.
Kitap genel anlamda güzel olsa da çok da okunması gereken bir kitap değildi bence.
Merhabalar! Bugün endişeyle başladığım bir serinin son kitabının yorumu ile geldim. Endişeyle başlamamın sebebi kitabın 800 sayfa olmasıydı. “Acaba fazladan yazılan yerler var mı?” diye düşünmeden edememiştim. Ama kitabı okuyunca bu endişemde bir son buldu, çünkü kitap şahaneydi.
Kitap bildiğimiz üzere Pamuk Prenses’in hikayesini anlatıyor. Winter’dan pek hoşlanmasam da seri içinde en sevdiğim kitap oldu. Çünkü tüm prensesler bir aradaydı ve hepsini okumak çok daha keyifliydi. Serinin sonunu tahmin etmek pek de zor olmasa gerek çünkü masalların kurgulanmış haliydi. Ama buna rağmen fazlasıyla akıcıydı, ki kitap iki üç günde bitti.
Serinin genelinde sevdiğim şey ise kadınların erkeklere muhtaç olmadan istediklerine ulaşma çabasıydı. Bu seriyi daha iyi hale getirmişti bence.
Yazım ve noktalama hatası serinin genelinde olduğu gibi yoktu. Çeviri çok güzeldi. Bu Artemis Yayınları’ndan okuduğum ilk çeviri serisi ve Artemis Yayınları’nın çevirisinin iyi olduğuna karar verdim.
Bu seriyi kesinlikle öneririm. Okursanız asla pişman olmayacağınız bir seri.
Harika Bir Kitaptı.
Cress’i bitirir bitirmez hakkında konuşmak istedim. Kitap gerçekten harikaydı. Ayrıca bu serideki en iyi kapak tasarımına sahip kitaptı bence.
Konusu Rapunzel’in hayatıyla ilgiliydi. Cress’i zaten ilk kitapta görmüştük. Genel anlamda Cress’i çok sevemedim. Bana fazla masum geldi. Ama Cress ile Thorne’ın ilişkisini sevdim.
Kitapta yazım ve noktalama hatası yoktu. Anlatım yazarın her kitabında olduğu gibi akıcıydı.
Üçüncü kitap olduğu için be yazacağımı bilemiyorum.
Ben seriye bayıldım resmen. Eğer aklınızda alıp almamaya dair şüphe varsa kesinlikle almanızı öneririm.
Okur Takip Önerileri
Çok Güzel Bir Serinin İkinci Kitabı
Kitap gerçekten çok güzeldi. Hatta ilk kitabından daha güzeldi. Daha fazla macera, aksiyon vardı. Ve olaylar tahmin edilmiyordu ilk kitabın aksine.
Yazım ve noktalama hatası yoktu. Anlatım ilk kitaptaki gibi akıcıydı. Tek sıkıntısı karakterlerin betimlemesinin çok az olmasıydı. Özellikle Wolf çok betimlenmemişti ve onu hayal ederken fazlasıyla zorlandım.
Bu kitap bilindiği üzere kırmızı başlıklı kızı anlatıyordu. Ben Scarlet’i Cinder’a göre daha çok sevdim. Scarlet’te biraz deli cesareti dediğimiz şey vardı ve bu hoşuma gitti. Bu seriyi okuyup da Levana en sevdiği karakter olan nadir bir insanım. Ama gerçekten Levana bana çok daha zeki gözüküyor.
Kısacası bu seriyi herkese öneririm.
Maalesef Abartıldığı Kadar Değildi.
Sıkıla sıkıla okuyup bitirmiş olduğum kitap olan Düşman Okullar maalesef favorilerime giremedi.
Kitabı okurken gerçekten çok sıkıldım. Konu klişeydi, anlatım akıcı değildi, merak ettirme gibi şeylerden tamamen yoksundu kitap. Final bile belliydi. Tek iyi yanı yazım ve noktalama hatası yoktu.
Kitapta Kuzey Erkek Lisesi’nin arkadaşlığını beğendim ama kızları resmen hiç sevmedim. Her karaktere bir özellik konulmuştu ve hep bunu vurguluyordu sanki başka özellikleri yokmuş gibi. Her kızla bir oğlan eşleşmişti. Bir liseliye göre de fazlasıyla aptal hareketleri vardı.
Konusu Güney Kız Lisesi ile Kuzey Erkek Lisesi’nin düşmanlığının zamanla dostluğa hatta aşka dönüşmesini anlatıyor.
Kitabı anlayacağınız üzere beğenmedim. Belki üç dört yıl önce okusam beğenirdim ama şu an çok saçma geliyor bana.
Güzel Bir Kitaptı.
Franz Kafka’dan okuduğum ilk kitap olan “Dönüşüm” severek okuduğum kitaplardan biri oldu. Herkes kadar etkilenmedim belki ama gerçekten harika bir çeviriye ve konuya sahipti. Anlatmak istedikleri çok güzeldi.
Uzun bir süre sonra yazım ve noktalama hatası olmayan bir kitap okuduğum için de hem çok sevindim hem de kitaba daha çok ısındım. Çeviri olarak da dediğim gibi harikaydı. İyi bir çeviriden okumak istiyorsanız bu yayınevinden çıkan, Can Yayınevi, kitabı rahatlıkla öneririm.
Konu Gregor’un bir sabah böcek olarak uyanması ile başlıyor. Buna ailesinin tutumunu anlatıyor.
Anlattığı şeylerden en beğendiğim ise bir birey değişince ailesinin bile sadece gösteriş için sabırlı davrandığıydı. Bence eser bize “Bir insan her daim yalnızdır.” mesajını vermek istiyor. Ve bu anlam bence çok güzeldi.
Ben kitabın sadece bazı yerlerin çok uzun haliyle de detaylı olmasını beğenmedim. İlk başlarda çok detay olunca biraz sıkılıyor insan. Ama kitabın içine girdiğiniz an nasıl bittiğini anlamıyorsunuz.
Kitabı herkese öneririm, özellikle de Franz Kafka sevenlerine. Ben de yakın zamanda Franz Kafka’nın diğer kitaplarını okumayı düşünüyorum.
Çok Güzel Bir Serinin İlk Kitabı
Kitaba ciddi anlamda bayıldım. İlk beş bölüm biraz sıkıcı gelse de sonrası öyle bir sarıyor ki elinizden bırakamıyorsunuz.
Anlatım akıcıydı, noktalama hatası yoktu ama iki tane yazım hatası buldum ben kitapta. Bu da çok önemli bir detay değil zaten. Konusu ise mükemmeldi.
Biraz da konudan bahsedecek olursak, ki çoğunuz biliyordur, Külkedisi masalının geleceğe uyarlanmış versiyonuydu. Sayburgler, Aylılar, Dünyalılar gibi birçok tür ve gelişmiş teknoloji vardı.
En sevdiğim karakter Levana ve Cinder oldu. Biliyorum çok zıt ama ikisini de sevdim. Çünkü Levana zeki ve güçlü bir karakterken Cinder ise her şeye rağmen güçlü durmaya çalışan bir karakterdi.
Eğer küçüklüğümüzde dinlediğimiz masalları özlediyseniz biraz daha kurgulanmış versiyonu olan bu seriyiyi hepinize öneririm.
İlk Kitabın Yanında Sönük Kalmış
İlk kitabınızın yanında çok da iyi denemezdi bence.
İlk kitabına göre anlatım biraz daha boğucuydu sanki. Ve karakterlerin çoğu geri planda kalıp sadece Emir ile Sahra’ya yoğunlaşıyordu. Bu tür kitapları genelde sevmem. Çünkü kitaptaki eski tadı alamıyorum bir daha.
Bu kitapta Emir’i daha çok sevdim. Yazar bir taraf seçtirebilmek için bir karakterin karakterini olamayacak kadar bozmuş. Bu ne kadar doğru bilmiyorum.
Kitapta anlatım hatası yoktu. Ama yazım hataları vardı. Noktalama hatası da yoktu.
Eğer serinin ilk kitabını almışsanız bu kitapta okunmalı. Ama eğer seriyi almamışsanız listenizin en başında olması gereken bir seri değil bence.
İlkinden Daha İyiydi.
Bu kitabı ilk kitabına göre daha çok sevdim. Bunu James’in az da olsa değişimine bağladım. Beren’i ise hala sevmiyorum. Ciddi anlamda çok ezik bir karakter Beren. Sofia’dan ise nefret ettim. Nedenini söylersem spoi olacağı için söylememeyi tercih ediyorum.
(Spoi) Tek sorguladığım kısım bu kitabın finallerinde neden hep Beren bir şeyler yaşıyor da James yaşamıyor? Yani bu kısmı belli bir süre sonra insanı sıkmaya başlıyor bence.
Kitabın anlatımı akıcıydı. Birkaç tane yazım yanlışı vardı kitapta ama noktalama hatası yoktu. Kurgu her zamanki gibi kopukluk olmadan ilerliyordu.
Kitabın ayracına bayıldım. Çok tatlı bir ayraç bence. Daha doğrusu ayracın üzerindeki resmi sevdim. Aynısı kitabın arkasında da olmasına rağmen ayraçta daha iyi durmuştu bence.
Ayrıca kitaptaki şarkı önerileri olması da güzeldi. Şarkılar pek benim tarzım olmasa da beğendiğim iki üç şarkı oldu.
Seri yavaş yavaş önerebileceğim serilere girmeye başladı.
Klişelikler Olmasına Rağmen Güzeldi.
Kitaba ciddi anlamda bayıldım. Klişe bir kurgu olmasına rağmen anlatımı akıcıydı. Ki iki günde bitirmemden de bellidir.
Kitapta noktalama hatası yoktu. Yazım hataları çok az da olsa vardı. Anlatım dediğim gibi akıcıydı. Bu da kurgunun klişeliğini kapatıyordu.
Konusu Sahra adlı kızımızın Ahmet diye birine aşık olmasıyla başlıyor. Ve bu sırada Emir ve Mutlu Kelebek adlı mektupçu ile tanışıyor. Ve böyle devam ediyor.
Ahmet karakteri tam hayalimdeki karakterdi. “Sen ne güzel seviyorsun be Ahmet!” bile dediğim anlar oldu. Sahra’ya çok ısınamasam da nefret de etmedim. Mutlu Kelebeği hiç ama hiç sevmedim. Emir ise bazı yönleriyle bana birini hatırlattığı için sadece saygı duydum.
Kitabı ciddi anlamda öneririm.
Her Şeye Rağmen Sıkcıydı.
Kitap genel anlamıyla sıkıcıydı. Aslında kurgu olarak sıkıcı bulduğum bir kitaptı. Anlatım olarak akıcıydı, her şeye rağmen kendini okutuyordu eser.
Yazım ve noktalama hatası yoktu. Ama çok bilinmeyen kelimeler vardı. Altta anlamı verilmesine rağmen bazen kurgudan kopabiliyorduk.
Kurgu ise İrfan adlı bir adamın kadınlardan nefret etmesini anlatıyor. Bu sırada hurafeler ile ilgili inanış da mevcuttur.
Kısacası vakit geçirmek için okumak istiyorsanız önereceğim bir kitap.
Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaçHüseyin Rahmi Gürpınar · Bilge Kültür Sanat Yayınları · 201517,5bin okunma
Ben Safece Çeviriyi Beğenmedim.
Bu kitaba ilk başta ara vermiştim ama sonra yeniden okuyup bitirdim.
Kitapla ilgili söylemek istediğim ilk şey kitapta yazım yanlışlarının çok olduğu. Ve çeviride de sorun var gibi geldi bana. Ama son cümlemden çok da emin değilim :) Kitabın ilk başlarında hiçbir şey anlamıyorsunuz. Hatta ben yarım bile bırakmıştım. Yüz ellinci sayfaya filan geldiğinizde konuyu anlıyorsunuz. Ve kitabın akıcılığı sayesinde iki günde bitiriyorsunuz kalan sayfaları.
Anlatımı anlamakta zorlanıyorsunuz dediğim gibi ilk başlarda. Yazım yanlışları da var. Ama kurgu cidden iyi. Zaten dünya klasiği... Noktalama hatası yoktu.
Kurguyu zaten çoğu kişi biliyordur ama yine de özet geçeyim. Jan Valjan adlı şahıs işlediği suçtan dolayı kürek mahkumu olur. On dokuz yıl sonra cezası biter ve ondan sonraki hayatı anlatılır. Daha fazla bahsedersem spoi vereceğim diye korkup burada bitiriyorum
Kitabı herkese öneririm. Ben de bir-iki yıl sonra ciltli ve kalın olanlarından almayı düşünüyorum zaten. Okumayan herkes okumalı bence.
Abartıldığı Kadar Olmayan Klişe Wattpad Kitaplarından Biriydi.
Kitabı uzun uğraşlarımın sonucunda bitirebildim. Kitap adı üzerinden bir mesafe ilişkisini anlatıyordu. Bu konu üzerinden bir çok kitap bulabiliriz anlaşıldığı üzere. Kurgu klişeydi aynı şekilde karakterlerin çoğu da. Çoğu klişeydi çünkü Ege klişe bir karakter değildi bence. İzmir ise tabiri caizse çok salak bir karakterdi. Her cümlesinde sinirimi bozmayı başardı.
Anlatım akıcıydı ama basitti ve anlatım bozuklukları vardı. Bir çocuğa bazı olumsuz kısımları atıp okusanız anlayacağı düzeydeydi. Bir iki kelimenin dışında yazım hatası yok. Noktalama da yoktu hatırladığım kadarıyla.
Ege’nin yaptığı şeyden kaçması benim sinirlerimi bozdu. Bunu günlük hayattan biri yapsa sayamadığımız şey kalmaz ama Ege yapınca okuyuculara çok normal gözükmüş. İkinci kitapta Ege’nin bu davranışının düzeldiğini öğrenirsem okurum sadece ikinci kitabı. Yok yine kuru kuru hiçbir şey olmamış gibi aşk anlatılacaksa da almam. Çünkü zaten bu kitapta finale ulaştık sayılır bir iki şey dışında.
Kitapta birçok post it kullandım. Çünkü çok güzel aşk ve ergenlere moral veren cümleler vardı. Eğer kötü günler yaşıyorsanız bu kitabı bu sebepten ötürü önerebilirim.
Kitap çok da abartıldığı kadar değildi bence. Bir önceki cümlede dediğim gibi kötü günler, olaylar yaşıyorsanız ve bir ergenseniz kitabı öneririm.
Çok Güzel Bir Kitaptı ️
Mükemmel bir eserle karşınıza geldim.
Kitap fabl türünden olması ve resimli olması nedeniyle daha çok çocuklara hitap ederken aslında herkes bu kitapta kendinden bir parça bulabilir bence.
Anlatımı olsun, konusu olsun muhteşem bir kitaptı. Akıcıydı, hem de fazlasıyla. Yazım ve noktalama hatası haliyle yoktu.
Konusuna gelirsek bir gürgen ağacının günlük sorunları ve doğa sevgisini ele almasını anlatıyor.
Bence herkesin okuması gereken bir eser bu kitap.
