“Bana okumayı öğreten insanlar artık yok. O zamandan beri okuduğum şeyler, genel olarak, ölüler tarafından yazılmış. Şu anda yazdıklarım yolcu olan bir kişinin sözleridir… Dilin altında bunca ölümün uyukladığını bilmiyordum.”
Herkese merhaba! Bugün Rus-Japon savaşı dönemindeki psikolojiyi ele alan bir eser olan Kızıl Kahkaha’nın incelemesi ile karşınızdayım. Bu inceleme birazcık spoiler içerebilir.
Aslında direkt girişte konusuna değinsem de biraz daha açmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum. Evet, kitap savaş psikolojisini anlatıyor ama çoğu kitabın aksine gerçekten
Gölgesizler, Hasan Ali Toptaş’tan okuduğum ilk eser sayılmasa da ilk okuduğum romanı diyebilirim. Bundan önce lise hazırlıktayken Ben Bir Gürgen Dalıyım adlı çocuk kitabını edebiyat hocamızın sayesinde okumuştum, ve o zamanlar çocuk kitabı olmasına rağmen edebi dilini çok sevmiştim (bunda tabii ki hocamızla yaptığımız tahlil de etkiliydi) Tabii ki