Öleceğinize inanır mısınız? Evet, insanoğlu ölümlüdür, ben bir insanım:buradan... Hayır, o değil: bildiğinizi biliyorum. Bense şunu soruyorum: bu sayfayı tutan parmakların günün birinde sararıp, buz gibi olacağına inandınız mı, kesinlikle inandınız mı, aklınızla değil de vücudunuzla inandınız mı, hissettiniz mi?
Hayır: kesinikle inanmıyorsunuz ve bu yüzden bugüne kadar da onuncu kattan kaldırıma atmadınız kendinizi, bu yüzden hala yiyorsunuz, sayfayı çeviriyorsunuz, tıraş oluyorsunuz, gülümsüyorsunuz, yazıyorsunuz...
Şu tuhaf durumu bilir misiniz? Geceleyin uyanmışsınız, gözlerinizi karanlığa açmışsınız ve birden kendinizi kaybolmuş ve hızla, daha hızla çevrenizi hissetmeye, tanıdık ve duvar, lamba, iskemle gibi sert bir şey aramaya başlarsınız.
Şimdi içim, sanki herkesin çekip gittiği, tek başına hasta yattığın ve düşüncelerin net ve metalik tıkırtılarını çok sarih biçimde işittiğin bir ev gibi sessiz ve boş.