Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Alper ERKOL

Alper ERKOL
@ruh1adam
Öd Tengri aysar kişioglı kop ölgeli törümiş
Sabitlenmiş gönderi
#uyanışbüyükselçuklu
"Gülü her andığımda yokluğunun da dikeni batar yüreğime..."
Reklam
Türkiye'nin politikası, uluslararası antlaşmalarla kazanılmış hakları sonuna kadar savunmak olmalıdır. Kıbrıs'ı savunmak, aynı zamanda Türkiye'yi savunmaktır. Türkler, Haçlı Avrupası yanında gerçekten insan haklarına inanmış bir Avrupa olduğuna hâlâ inanmaktadır.
Sayfa 230 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
"İyilik et, kötülük bul" :d
Osmanlılar, Ada'yı alınca Ortodoks Kilisesi'ni ihya ettiler, topraklarını geri verdiler ve pareikos denilen toprak kölelerine özgürlüklerini bağışladılar. Kısacası, 1571'de Kıbrıs'ta bir Rum devleti yoktu ve Türkler kurtarıcı gibi karşılanmışlardı.
Sayfa 225 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Düşmana karşı düşmanca davranılır.
Sayfa 223 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Tutucu kesim, mevcut kuralların değiştirilmesine küfür nazarı ile bakar; buna karşı radikal devrimci, millî vicdana yabancı olup olmadığını düşünmeden birtakım yeni kurallar getirmeye çalışır.
Sayfa 173 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Geleneksel ailenin, cemaat hayatının, hattâ siyasî yapıların tahribi, çoğu zaman kargaşanın, sosyal çöküntünün, suçluluğun artması ve anarşiyle sonuçlanmaktadır.
Sayfa 172 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
"Mefkûre, 'yaratıcı hamle'yi içinde taşır."
Sayfa 169 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Araplar, İslâm'ın altın çağının, geçmişe mal olmuş ölü bir devrin canlandırılmasından, Türkler ise İslâmiyet'in dinamizmini temsil ederek onu yenileştirmekten bahsetmektedirler. Araplar geriye, Türkler ileriye bakmaktadırlar. Barı âleminin üstünlüğü ve saldırısı karşısında diğer İslâm milletleri genel olarak pasif kalmışlar ve hatayı kendilerinde değil, karşı tarafta bulmaya çalışmışlardır. Türkler ise hatayı kendilerinde görmüş, yaşamak için yeni yollar aramış ve tepki göstermişlerdir.
Sayfa 121 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Bugünkü İslâmiyet, Araplar, özellikle milliyetçi Araplar tarafından sadece bir din olarak değil, dili, gelenekleri ve tarihteki parlak medeniyeti ile daha ziyade bir millî Arap kültürü olarak benimsenmektedir. Fakat Türk milleti için İslâmiyet bugün yalnız ve yalnız bir dindir. Araplardan ayrı bir kültür geleneği olan Türk milleti içinde, hâlâ İslâm dini ile Araplığı ayıramayanlara, şalvar ve hurmayı dinin icabatından sayanlara rastlayabiliyoruz. Bunlar koyu Arap milliyetçiliğine hizmet ettiklerinin farkında değillerdir.
Sayfa 117 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Batı kültürü ile "kültürleşmiş", yüksek eğitim görmüş bir genci alınız, hayatı Türkiye'de ailesi içinde geçmişse onda yine de onu Türk-Müslüman yapan birçok âdet, davranış, hatta inançlar bulursunuz.
Sayfa 91 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
Modern cemiyet ile geleneksel cemiyet arasında en büyük fark ilerleme temposundadır.
Sayfa 86 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Modern devlet, cemiyeti temellerinden kavrayan ve değiştiren bir kuvvettir. Geleneksel cemiyet ise işleri kadere bırakan devlettir.
Sayfa 85 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Türk tarihinin yüzyıllar boyunca en büyük sorunu, Avrupa ile boy ölçüşme kompleksidir. Önce sorunu onu alt etmekle yanıtlamış; bunu başaramadığı zaman da onunla bütünleşmekte aramıştır. Atatürkçülük, yüz elli yıllık tarihî bir gelişimin son ve radikal ifadesi olarak yorumlanabilir.
Sayfa 58 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Mustafa Kemâl'in düşlediği devlet, bir yandan sultan-halifenin şahsî egemenliğinden, öbür yandan Avrupa'nın emperyalist sömürüsü ve egemenliğinden kurtulmuş, Avrupa devletleriyle eşit, haysiyetli, modern bir devlet ideolojisiydi.
Sayfa 57 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
Halk kitleleri gözünde Atatürk'ün karizması, "dinimizi, bayrağımızı ve şerefimizi kâfire karşı kurtarması" inancından kaynaklanmaktadır.
Sayfa 56 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
"Bildirir haddini sultana senin kanunun"
Sayfa 55 - Kronik YayıncılıkKitabı okudu
692 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.